Başkan Soyer, İstanbul'dan İzmir'e göç edenlerin sayısını açıkladı! İşte o çarpıcı rakamlar!

TAKİP ET

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belediye başkanlarıyla yaptığı görüşmeye dair, 'Orada konuşulanların ve gereklerinin yapılmasına dair hiçbir şey olmadı. Taleplerimize cevap da almıyoruz. Whatsapp grubu da kurulduğuyla kaldı' dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belediye başkanlarıyla yaptığı görüşmeye dair, “Orada konuşulanların ve gereklerinin yapılmasına dair hiçbir şey olmadı. Taleplerimize cevap da almıyoruz. Whatsapp grubu da kurulduğuyla kaldı” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, özel bir televizyon kanalında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Özel bir televizyon kanalında açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Cumhurbaşkanı’nın belediye başkanları ile ilgili görüşmeyi anımsatarak, “O gün gerçekten büyük umut ve heyecanla gittik. Belki Türkiye Cumhuriyet tarihinde ilk kez sayın Cumhurbaşkanımız büyükşehir belediye başkanlarını davet etmişti. Bütün bakanlar karşımızdaydı. Tek tek belediye başkanları hangi bakandan ne talebi varsa konuşma fırsatı bulduk. İzmir’in çok sorunu var. Bunlardan bir tanesi elektrik fabrikasıydı. Bu bir endüstriyel miras, kültür mirası. Çok metruk, dökülüyor. Özelleştirme İdaresi bu binayı ihaleye çıkardı.

İhalede 35 milyon lira bedelle hale bize kaldı. Buna koruma altında ancak aslına uygun restore edebilirsiniz. O gün sayın Cumhurbaşkanımıza arz ettim. Hazine Bakanımıza ‘ne yaptınız, durum nedir’ dedi. Bakanımız ilgileneceğini söyledi. Ne yazık ki onunla ilgili bir adım atılmadı henüz. Üzücü olan yanı orada konuşulanların gereklerinin yapılmasına dair hiçbir şey olmadı. Taleplerimize cevap da almıyoruz. İhaleye girip satın alıyoruz ve fakat hala bu onaylanmıyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesiyle bu noktada. Böyle bir ihalenin neden sayın Cumhurbaşkanının onayına tabi olsun ki. Bu sistemi kilitleyen bir durum. İzmir’in uzun yıllardır bekleyen çok şeyi var. Ankara’daki bakanlıkların bürokrasi kademelerinde tıkanıklık yaşıyoruz” diye konuştu.

İzmir'e 27 bin göç!
İstanbul’dan İzmir’e geçen yıl 27 bin kişi göç etti. İzmir’den genelde gençler gidiyor. İzmir’in dünya kenti olma zorunluluğu buradan geliyor. Kaçanlar parlak bir gelecek umuduyla gidiyorlar. Biz o yaratıcı gençlere burada ekmeklerini kazandırma imkan verecek iklimi yaratmak zorundayız. Sinema endüstrisine ev sahipliği yapmaya talibiz. Ticaret Odasıyla birlikte girişimciliğin merkezi olması uğraşıyoruz. Dışarıdan gelen beyaz yakalıların İzmir iklimiyle buluşturmak istiyoruz.

“Kurulduğu ile kaldı”
Belediye başkanları arasında kurulan Whatsapp grubundan da hiç mesaj paylaşılmadığını kaydeden Soyer, “Kurulduğuyla kaldı” dedi. Buca metrosunu da Büyükşehir Belediyesi’nin finans gücüyle yapacaklarını söyleyen Soyer, “Gönül ister ki hükümet destek olsun. Halkapınar Otogar projesi var. 4 yıldır adım atılmıyor. Projesi hazır, yatırım planı hazır. Ankara’ya gittiğimizde sayın Cumhurbaşkanımıza ifade ettik. Buca Metrosu içinde finansmanın tamamını sağlamış değiliz. Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası’ndan 80 milyon Euro aldık. Fransız Kalkınma Ajansı ile anlaşma yaptık. Dünya Bankası ile anlaşma yapıyoruz. Türkiye içinde maalesef kredi yok. Bu kadar düşük faizle bulmak mümkün değil” dedi.

‘Kanal İstanbul’ açıklaması
Kanal İstanbul projesi ile ilgili gelen soruyu yanıtlayan Soyer, “Bir belediye başkanının asli görevidir kentine sahip çıkmak. Ağacına, otuna, hayvanına, çiçeğine, böceğine kısacası doğasına sahip çıkmak belediye başkanının ilk görevidir. Çünkü o kenti kent yapan, bizi de oraya belediye başkanı yapan şey o kentin hikayesidir, tarihidir, geçmişidir ve o günkü doğal zenginliğidir. Siz bunu büyütebilecek, güzelleştirebilecek neler varsa yapmaya çalışırsınız. Ama asıl olan korumaktır. Bizden sonraki nesillere aktarmaktır. Kanal İstanbul projesinin İstanbul’un doğasına çok ağır bir tahribat vereceğini düşünüyorum. Üstelik benim bugüne kadar duyduğum gerekçelerin hiçbiri onun bir mecburiyet olduğunu büyük bedeller ödenerek yapılması gereken bir mecburiyet olduğunu bana ikna etmeye yetmedi. Evet benim meselem İzmir ama bir cümleyle de bunu söylemek benim vatandaşlık hakkım olduğunu düşünüyorum” dedi.

Cemevleri açıklaması
Cemevleri ile ilgili de Soyer şu ifadelerde bulundu: “Orada bir sıkıntı var. Cemaat, kültür evi olarak kullanılmasından şikayetçi. Burada ibadet istediklerini söylüyorlar. Oranın işletmecisi anahtarı veriyor, vermiyor. Sonuçta biz bunların devredilmesi gerektiğini ve ibadethane olarak kabul edilmesini düşünüyoruz. Komisyona getirdik, oy çokluğu ile geçit. Mecliste pazartesi enine boyuna konuşacağız. Karşılıklı tezler ortaya konacak.”

 

soyer erdoğan izmir whatsaap İzmİr İstanbul gÖÇ