Büyükşehir'den tartışmalı meclis: Gündem SMA testleri ve Karaburun iskelesi!

TAKİP ET

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ağustos ayı Meclisi gerçekleştirildi. Mecliste SMA taşıyıcılık testlerinin İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılanması oy çokluğuyla reddedilirken, Karaburun iskelesi ise tartışmalara sebep oldu.

Mediha EKİCİ/İzmir Gündemi İzmir Büyükşehir Belediyesi Ağustos ayı olağan Meclisinin ilk oturumu gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in yokluğunda gerçekleştirilen toplantıya Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi ev sahipliği yaptı.
Toplantı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu’nun “Hepimizi derinden etkileyen doğa felaketleri ile karşı karşıyayız. Bu felaketlerin boyutları hepimizin içini yakmaktadır. Hem canlarımız hem de ülkemizin kaynakları açısından onarılmaz, çok yıkıcı yıpratıcı telafisi çok güç maddi manevi kaynaklarımız heba olmaktadır. Kastamonu-Sinop ve Bartın'daki sel felaketi… Şu an da kayıp sayısını tespit edemiyorlar. İnanılmaz derecede büyük bir facia. O bölgeler kolay ulaşılan bölgeler de değil.  Oradaki canlarının yitiren vatandaşlarımıza rağmen diliyoruz. Yaralılar için acil şifa diliyoruz. Kayıpların bir an önce bulunmasını ve bu felaketin ortaya bıraktığı tablonun telefi edilmesini bekliyoruz. Bu yangınlarla başlayan ve sellerle devam eden felaketler de gerçekten de dünya ve insanlık bu konuda bir ittifak sağlamaz ve akıllarını başlarına almazlarsa iklim krizi de dediğimiz şey dünyayı ve hepimizi felakete sürükleyecek. İklim krizi meselesini çok ciddiye almalıyız. Bunla ilgili uluslararası fonlar toplanıyor. İklim krizinin bize dayattığı gerekçeler, alınması gereken önlemler konusunda hal ciddi anlamda sorunlar yaşıyoruz. Dolayısıyla sadece sel diye geçiştiremeyiz. Bizdeki yangınlar kontrol altına alındı ancak İtalya ve Yunanistan yanıyor. Bu sadece mevsim değişikliği ile açıklanacak bir durum değil. İklim krizi" sözleriyle başladı.

'SMA' TESTİ TARTIŞMA YARATTI
İzmir’de yen evli çiftlerin genetik taşıyıcılık testi yapılarak genetik hastalıkların önceden tespit edilebilmesi için SMA taşıyıcılık test ücretlerinin İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılanması için testi uygulayabilen hastanelerle ile protokol imzalanmasına yönelik gündem maddesi CHP ve AKP Meclis Üyelerini karşı karşıya getirdi.

YÖRÜK: BAKANLIK TARAFINDAN YÖNETİLMESİ DAHA DOĞRU
Gündem Maddesi ile ilgili söz alan Hukuk Komisyonu Başkanı ve CHP'li Meclis Üyesi Ufuk Yörük, "Devletimiz tanı koymada yetersiz bunu Büyükşehir karşılasın demek doğru değil. Bakanlığın çalışma yaptığını biliyoruz. Biz bu çalışma yapışmasın diye bir direnç göstermedik. Büyükşehir Belediyesi'nin soysal belediyecilik anlayışı belli. Geçen mecliste Ebeveyn Bilgilendirme çalışması ile zaten bu konuda evlenecek vatandaşlara bilgi verileceği belirtiyor. Bizim takıldığımız nokta şu, bankalığın ciddi çalışmaları varken ve hukuki bir çalışma yürüyorken bizim sonuç alamayacağımız ve kaos yaratacak bir kara almadık. Tanı koyma yönündeki çalışmaların bakanlık tarafından yürütülmesini uygun buluyoruz."

GÜRSUL: YETKİ KARMAŞASI OLMAMASI İÇİN BÖYLE BİR KARAR ALDIK
CHP Meclis üyesi ve ilgili komisyon üyesi Bahar Gürsul ise, "Biz bu konuda çalışmaları başlattık fakat bu çalışmalar sürerken sağlık bakanlığının bu konuda uzun süredir kapsamlı bir çalışma başlattığını gördük. Ben bakanlığın geçmişten beri yapmış olduğu bu çalışmaları belirtmek istiyorum. Bakanlık nadir görülen hastalıklar ile ilgili bir çalıştay düzenlenmiş ve rapor hazırlanmış. Bizde bakanlığın çalışmasından kaynaklı yetki karmaşası olmaması için böyle bir karar aldık" diye konuştu.

KÖKKILINÇ: SAĞLIK BAKANLIĞIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUZ
Sözlerine meclis üyelerine teşekkür ile başlayan CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılıç "Bu konuya duyarlılığından dolayı çok teşekkür ediyoruz. Bakanlığının bu konuda titiz çalışmasını bizde takdir ediyoruz ancak keşke daha önce başlasaydı. Bu bugün çıkan bir hastalık değil, yıllardır konuşulan bir hastalık. Sağlık Bakanlığımıza teşekkür ediyoruz eve ancak daha önce başlamadığı için de eleştiriyoruz."

ÇAĞLAYAN: SAĞLIK BAKANLIĞI İLE YAZIŞMA YAPILABİLİR
CHP'li Meclis Üyesi Burhan Suat Çağlayan ise, "Ben bir zamanlar sağlık bakanlığında genel müdürlük yaptım bu konudaki bölüm bana bağlıydı. Bu önergenin Fikret Bey tarafından getirilmesi çok önemli. Fikret beye gönülden destek veriyorum. Bu işin bir an önce yapılması lazım. Sağlık Bakanlığı yeni bir daire başkanlığı açtı. Eğer bu konuşmalar olmasaydı belki Sağlık Bakanlığı konuşmaları yavaştan alabilirdi.  Bir önerim var. Herkes iyi niyetle ne yapabiliriz çabasına girdi. Nadir görülen ve görülmeyen bir yığın hastalık var. Önerim onları da gündeme getirin ve herkes bilgisi olsun. Sağlık Bakanlığında bulunmuş bir bürokratım… Sağlık Bakanlığını içine katmadan bir karar almaktan ben rahatsız oluyorum. Ben bürokratken rahatsız oluyordum. Onları işin işine katmak için bir görüşlerini almak üzere Sağlık Bakanlığı ile iletişime geçirilir ve ne zaman işe başlayacakları yönünde bir yazışma yapılabilir." İfadelerini kullandı.

ÖZUSLU’DAN SMA TESTİ AÇIKLAMASI
Başkan Vekili Mustafa Özuslu, "Sağlık Bakanlığını bunu başlatmış ve devam ediyor. Hastalıklar üzerinden bir tartışma yürütüldüğünde onların durumunu düşünmek lazım. Burada bir reddedilme yok. Bakanlık bu süreci yürütüyor ve onlara bırakın diyor. Belediyenin hastanesi olmasına rağmen Bakanlığın getirdiği talep doğrultusunda bir karar alınıyor. Başka bir gündem maddesi olan antikor testi ile ilgili getirilen gerekçeler ortadaydı. Genel olarak sağlık otoritelerinin ortaya koyduğu çizgi konusunda gerçekten SMA konusu çok hassas bir konu. Bundan dolayı biz bunu bakanlığımızın çalışmalarını yürütmesini destekleyelim. Riskin oluşmaması anlamında önleyici tedbirlerin alınması konusunda ülke çapında bir önlem alınırsa hepimizi çok mutlu eder" dedi.
İlgili madde görüşmelerin ardından CHP ve İYİ Parti'nin oyları sonrası oy çokluğu ile reddedildi.


AKP VE CHP ARASINDA 'İSKELE' TARTIŞMASI
İzmir Büyükşehir Belediyesi, iskele yapım sürecinde önemli bir role sahip olan ve yolcu gemilerin güvenli bir şekilde yanaşabilmesi amacıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürlüğü arasında hazırlanan 'deniz dibi tarama işlemi sözleşmesi' yapılması önerisi Meclis gündemine getirilmişti. Meclis üyeleri tarafından komisyonlara gönderilen Meclis gündemi, Plan ve Bütçe – Hukuk Komisyonlarınca oybirliği, Deniz ve Kıyı Alanları – Ulaşım Komisyonlarınca ise oyçokluğu ile uygun bulunmuştu.
Komisyonlardan Meclis gündemine gönderilen madde ise Meclis'te tartışmalara neden oldu.

ERDOĞAN: VATANDAŞ VE HALK İÇİN OLDUKÇA ÖNEMLİ
Gündem maddesi ile ilgili söz alan Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, "Benim bölgem özel çevre koruma alanı. 2 yıldır şu anki haline gelmesi için hem bakanlık hem de İBB tarafından gerekli incelemeler yapıldı. Elimiz kolumuzu sallayarak o kara vermedi. Dalgıçlar o bölgede ölçümler yapıldı. Şu an gelen vapurun boyu şu an ki derinliğin 3 katı.  Bakanlığın onayı ile Poseidionlar taşındı. Bakanlık istiyor raporları. Taramanın kalmasının nedeni de akıntılar değil, yaz nedeni ile durduruldu, Eylül Ekim gibi yapılacak. Sizin dediğiniz gibi dolgu ile yapılırsa balıkçı barınağına girişi bile engellenir. Biz de isterdik Karaburun'da yeni bir liman yapılsın. En az bir 8 yıldır Karaburun'a vapur gelmiyor, bir 8 yıl daha bekleriz sabit iskele için. Bu karar vatandaşlar ve halk için oldukça önemli."

DENİZCİLİK KOMİYONU BAŞKANI’NDAN İSKELE YORUMU
Denizcilik Komiyonu Başkanı Hakan Barçın ise, "Bu gerçekten iki meclis üyemizin duyarlılıklarından çok teşekkür ediyorum. Mühendislik konusu mühendislerin konusu. Bu olay tartışılmış, 4 tane yer tespit edilmiş. Ne kadar iskele tipi var ancak bilmiyorum. Bunlar ihtisas komisyonları ancak bizim içimizde kıyı uzmanı yok. Biz bize gelen raporlara göre karar veriyoruz. Buraya bir teknemiz yanaşacak, Yanaşabildiğine bakacağız. Bunlar yapılmış ancak hepsi izin alınarak yapılmış Karaburun halkını daha fazla bekletmeye gerek yok."  
Tartışmalara neden olan 'iskele' konusu, meclis üyelerinin konuşmalarının ardından CHP ve İYİ Parti'nin kabul, AKP ve MHP'nin ret oylarına karşın oy çokluğu ile kabul edildi.


AKP’Lİ BOZTEPE: KOMİSYONUN ALDIĞI KARAR YOK SAYIYOR
Komisyonca alınan kararı ekrana yansıtan Boztepe, “Komisyon biz karar aldık ve biz bunu 10 dakikada reddettik. Daha sonra burayı geri çekelim dediler. Bence hepiniz dua edin ki muhalefet var. Aynı şekilde diğer illerde orada da muhalefette siz varsınızdır, orada da iyi ki sizler varsınız. Eğer ki muhalefet olmasa biz hepimiz bazı bürokrat arkadaşların elinde oyuncak olacağız. Konu gelmiş, komisyon karar vermiş. Sonra biz bunu geri çekeceğiz. Bir kere komisyonun böyle bir karar alma yetkisi yok. Komisyonların evrak alma bir yetkisi yok, öyle kurumsal bir kimliği yok. Sadece orada bir ön çalışma yapar ve gelir burada Meclis’e sunar. Bir tane hukukçu arkadaşımız var. Dedi ki, “yapmayın bunu yine çekin ama mecliste çıksın CHP Grup Başkan Vekili söz alsın desin ki, biz bu konuyu ilgili müdürlüklere geri yollayacağız. Bu kadar basit. Ama eğer ki biz bu kararı bize aldırırsanız bu komisyon artık hiçbir işlevi kalmaz. Bence komisyon anlamı da kalmaz. Bundan dolayı 3-5 kez söyledik ve en sonunda böyle karar aldılar. Olmaz. Yarın diyelim ki; Salih efendinin bir tane yerine biz çağırıp da adam derdini anlatmak istese biz hayır deriz. Ama burası bir başka büyük bir yer, başkalarının yeri olunca biz bakıyorsunuz belediyedeki bazı güçler devreye giriyor ve burasını bir şekilde geri çektiriyoruz. Komisyonun aldığı karar yok sayıyor. Bu madde oy birliği ile ret edilmiştir. Belgesi de ret edildi. Yapmayalım bunu, hiçbir değerimiz kalmaz. Birbirimize laf atar çıkar gideriz. İyi düşünüp doğru iş yapalım” şeklinde konuştu.

ÖNAL: ENDİŞELERİ GİDERDİKLERİNDE TEKRAR GETİRECEKLER
İmar Komisyonu Başkanı CHP’li Meclis Üyesi İrfan Önal, Boztepe’nin sözlerine cevaben, “Hüsnü Bey, söylediğiniz birçok şeye cevap bile vermek istemiyorum. Evet okudu, bu konuda endişelerimiz vardı. Bu sebeplerden biz bu konudan olumlu geçmeyeceğini belirttik. Oy birliği ile reddedecekken bize ulaştılar. Meclise konu gelmeden dediler ki; “Burası büyük bir sanayi alanı. İhracat yapmak üzere belli belgelerin alınması gerekiyor. Bunla ilgili sanayi alanından belirli ruhsat başvuruları yapılmış. İlgili birim ve kurumları bu noktada ret olup bize geldiğinde tekrar hazırlık yapıp size getirmemiz altı ayı bulur.  Bu noktada ricamız bu kadar büyük bir sanayi kuruluşunun Türkiye ve İzmir’e bu kadar katma değeri olan bir kuruluş. Şu noktada ret olmadan gerekçelerinizi getirmek şartıyla biz komisyondan bu kararı geri çekmek istiyoruz. O kadar iddialarda bulundu Hüsnü Bey. Biz bu iddiaları yeteri kadar komisyonlarda konuşup tespit ettik. Bu sebeplerden bunun bizden geçmeyeceğini bunlar düzelmeden bildirdik. Kendilerine de bildirdik. Buradaki tek fark burada ret olup süreç başa dönmüyor. Dosyalarını iade ettik, dediğimiz endişeleri giderdiklerinde tekrar getirecekler” dedi.

AYDIN: ÖNERGE KONUSUZ KALDI
CHP’li Meclis Üyesi Murat Aydın, üzüldüğünü dile getirerek, “İnsan kendisinin de dahil olduğu bir meclisi nasıl bu kadar değersizleştirir. Konuşmayı dinleyenler sandılar ki biz bir şeyi kabul ettik. Hayır etmedik. Bir önerge geldi. Bu önergeyi ret ettiğimizi belirledik. Sonra önerge sahibi bu önergeyi geri çektiğini söylediği için önerge konusuz kaldı. Bunu da iade ediyoruz farkı anlatayım. İkisinin arasındaki farkı ayırt edemediği için kaynaklanıyor. Meclise önergeler 3 türlü gelir. Meclis üyeleri tarafından önerge verilir, başkanlık önerge verir, yurttaşlar meclis tarafından incelenmek için harcı yatırarak meclise önerge gönderilmesini sağlar. Bu yurttaşların verdiği önergelerde başkanlı önergesi gibi gelir. Çünkü ilgili bürokrasiden gelir. Bu önerge başkanlı tarafından veya meclis üyeleri tarafından verilmiş bir önerge olmayıp bilgilisinin talebiyle meclis geldi. İlgilisi bu talebi eğri çektiği için bu konusuz kaldı. Bu işlemin temeli olan talebi ortadan kaldırdı. Hüsnü beyin dönem başından beridir savunduğu konu var, doğru bulmuyorum ben. Bir konu komisyona geldiğinde komisyona hangi halle gelirse başkaca hiçbir evrak eklenmez veya hiçbir ilave talep ve açıklama yapılmaksızın komisyon karar vermeli der. Bu görüşte değilim. İlgililer süreç devam ettiği sürece komisyona da meclise de açıklayıcı bilgiler verebilir. İlave görüşler verebilir. Komisyonun kendisi ilgilileri çağırabilir. Komisyon toplantısına uzamlar çağırabilir yerinde inceleme yapabilir. Sonucunda bir karar verir. Sonra son sözü şu olsun. Komisyonumuz ilgilisini talebini kabul etmiş ya da ilgilisine ilave bir hak vermiştir. Tartıştığımız konu şudur; bu önergeyi ret mi edelim, ilgilisine iade mi edelimi tartışıyoruz. Yani usulü tartışıyoruz” dedi.

KÖKKILINÇ: BU KONU DA HEM FİKİRİZ, YANLIŞLIK YOK
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç eleştirilere cevaben, “Komisyon raporlarının meclis bağlayıcı olarak her zaman görmez. Meclis çalışma yönetmeliği de komisyon raporlarının bağlayıcı olmadığı söylenir. Dolayısıyla komisyon raporuna rağmen meclis farklı bir karar verebilir. Eğer bir konu artık idareden çıkmış meclisin alanına girmişse o konu ile ilgili, ilgilisinden gelen her dilekçenin her resmi kurumun değerlendirmesini komisyon dikkate alır. Komisyonlar meclise kadar gelen süreçte görüşünü değiştirebilir. Oy birliği ile ret etmiş olabilir ama meclise gelmeden ilgilisi önergesini geri çekmek istemiş. Komisyonun elindeyken komisyon da bunun bilgisini meclise bildirmekle hükümlü. Ama bunu bildirmeseydi yanlış bir karar vermiş olacaktık. Bu konu da hem fikiriz, yanlışlık yok” ifadelerini kullandı.

HIZAL: BU DA MI NİYET OKUMASI OLACAK?
Kavram kargaşası yaşandığını belirten Hızal, “Hüsnü Bey, şundan bahsetmedi: verilmiş bir karar değişti anlamında karar kullanmadı. Komisyonda görüşülmüş bir konu, verilmiş bir karar, sonrasından ortaya çıkacak yeni durumlara göre yeni birtakım delillere göre değerlendirilip karar değişikliği söz konusu olabilir. Bundan sorun yok. Ama burada bahsedilen meclisin ve meclis üyelerini ve komisyon üyelerinin durumuyla alakalı. Şimdi biz İBB’nin en üst karar mercisiyiz. Biz geliyor kararlar. Biz bazılarına oy birliği, bazılarına oy çokluğu veriyoruz. Bazen tartışıyoruz. Ama sonucunda İzmir için bir karar veriliyor. Bazen bakıyoruz ki, bir karar öncesinden verilmiş bizim önümüze noter tastiği gibi gelmiş, biz imzamızı atmışız. Kendimizi önemli hissetmişiz ama hiçbir önemi yokmuş. Bu karar zaten verilmiş. Biz bunu eleştiriyoruz. Buna karşı çıkıyoruz. Birçok noktada siyaseten riski siz de biz de alıyoruz. Bu kadar basit değil. Komisyona konu geldi, tartıştık ve sonuçta imar mevzuatına haykırı. Ortada bir adeta gece kondu sanayi etsisi var düzeltilmesi gerekiyor dedik ve ret verdik. Komisyon başkanı arkadaşta kararı yazdırdı. Burada demogajide yapmayacağım. Komisyon başkanı yeterince yaptı. Ama işin başka bir boyutu var. Buna benzer bir kararı Veli Amca için vermiş olsaydık ret etseydik. O amcada elinde bir dilekçeyle gelseydi o dilekçeyi bir şekilde ulaştırsaydı acaba o dilekçe bize gelir miydi? Bu zamana kadar hiç bakmadık. Gelse değerlendirmezsiniz. Niyet okuması yapmıyoruz. 2,5 yılın tecrübesinden bahsediyorum. Burada ret edişmiş bir konu. Niye geri çekiyoruz? Çünkü ret yemesi için geri çekiyoruz. Hukuken ne farkı var. Vatandaş geri çekiyor bizde iade ediyoruz. İşin meclisin ve meclis üyelerinin saygınlığı konusundaki tartışmaya girmek istiyorum. O zaman biz komisyonda görüşmeyelim. Arayalım biz karar vereceğiz, ret ediyoruz, çekiyor musun çekmiyor musun geri. Soralım mı? Yapalım mı? Yapmayalım. Bu yapılırsa ne olacak? Bu da mı niyet okuması olacak?” dedi.

BOZTEPE: DOĞRU İŞ YAPALIM
Komisyon böyle bir karar veremeyeceğini dile getiren Boztepe, “Bundan sonra biz hangi konuyu ret verirsek arayıp seninki komisyonda ret edildi. Ne yapalım, geri çekelim mi, diyeceğiz. Sıkıntı bu. Birisi söyledi. Burada kalkıp da Meclis üyelerine demiyorum. Oraya 20-30 kişi geliyor. Komisyon üyeleri ya da bürokrat arkadaşlarımıza demiyorum bakın. Sakın ha! Bize çay getiren kardeşlerimiz de var, onlarda girip çıkıyor. Olabilir. Sesli konuşuyoruz sonuçta. Biz bunu söylüyoruz. Doğru iş yapalım” dedi.

KÖKKILINÇ: BUNLAR HAKSIZ İTAMLAR
Boztepe’nin sözlerine cevap veren Kökkılınç,” Burada söylenen sözlerde çok haksızlık var. Biz burada çalışan personellerimizde çaycılara kadar güven içinde çalışıyoruz. Bunlar haksız itamlar” dedi.

ÖZUSLU: BEN BUNA KÜLLİYEN KATILMIYORUM
Meclis toplantılarının halka açık olduğunu ifade eden Özuslu, “Kapalı yapmak istiyorsak onun için özel koşullar vardır. Biz halka açık yapıyoruz. Ben buna külliyen katılmıyorum. Bizim her şeyimiz açık, halı önünde şeffaf, yasa ve yönetmeliklere uygun olarak yapılır. Meclisimiz halka açıktır. O önerge buraya gelmiş olsaydı, o önergenin sahibi kimse televizyondan izliyor olsa haberi olmayacak mıydı? Bunlar naklen veriliyor. Bu fazlı hiç konuşmayalım” şeklinde konuştu.

KÖKKILINÇ: VARSA BİR İDDİALARI YARGI MAKAMINA BAŞVURABİLİRLER
Sözlerine devam eden Kökkılınç, “İhtisas komisyonlarının kararı alenindir. Vatandaşlar gelip komisyonlarda derdini anlatabilmekte. 'Ağabey gel senin ki ret oluyor' gibi bir davranışın anlamı yok. Bornova özelinde baktığımızda komisyon üyeleri oy birliği ile kararı reddetmiş. Vatandaşımız yine gelirse demek ki sonucu belli. Bir değişiklik olacak ki komisyon kararını değiştirsin. Meclis üyelerinin saygınlığına zara verecek hiçbir davranış söz konusu değil. Buradaki 176 meclis üyemizde saygın ve gönülden candan belediye hizmetleri için emek veriyorlar. Varsa bir iddiaları yargı makamına başvurabilirler” dedi.
Özuslu ise şunları söyledi:
“Burada imar komisyonu başkamızı da ifade etti. Her kimden gelmişse bu önerge bütün siyasi partilerin oluşturduğu komisyon tarafından reddedilmişti. Meclisi namusu bu konuda bunun üzerinde durulmasını gerektirir. Bu madde yine aynı şekilde gelirse yine reddedilmelidir. Ben partimizin meclis üyelerimizin aldığı kararın saygın olduğunu düşünüyorum. Hukuken böyle bir imkan varsa o kişi kullanmıştır. Kimseye bir çıkar veya rant sağlandığı yok. Usulden dolayı bir şey izah edilmeye de gerek yok.”
 

İZMİR MECLİSİ sma testleri