Erdoğan'dan 'Pençe Kılıç Harekatı' mesajı: 'En meşru hakkımız'

Artvin Yusufeli Barajı açılış töreninde konuşan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ve Suriye'nin kuzeyine düzenlenen 'Pençe Kılıç Harekatı'na ilişkin konuştu. Erdoğan, "Artık bu saatten sonra bizim için tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır" dedi.

Cumhuriyet - Artvin Yusufeli Barajı açılış töreninde konuşan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak ve Suriye'nin kuzeyine düzenlenen 'Pençe Kılıç Harekatı'na ilişkin konuştu. Erdoğan, "Artık bu saatten sonra bizim için tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır" dedi.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Artvin Yusufeli Barajı açılış töreninde konuştu. Erdoğan, buradaki açıklamasında Irak ve Suriye'nin kuzeyine düzenlenen 'Pençe Kılıç Harekatı'na değindi.

"BU SAATTEN SONRA BİZİM İÇİN TEK BİR SINIR VAR"

"Buradan Yusufeli'den ilan ediyorum. Biz Suriye sınırlarımızın güvenliğe kavuşturulması hususunda verdiğimiz her söze, her anlaşmaya riayet ederek üzerimize düşenleri yerine getirdik" diyen Erdoğan, "Artık bu saatten sonra bizim için tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin güvenliğidir" diye konuştu.

Erdoğan, "Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır" ifadelerini kullandı.

"SABRIMIZ ÇARESİZLİĞİMİZDEN DEĞİL"

Öte yandan, önceki gün teröristlerce Karkamış'a düzenlenen roketli saldırıya ilişkin de konuşan Erdoğan, "4 yaşında çocuk ya, 4 yaşında şehidimiz. 22 yaşında öğretmenimiz. Bu bölgedeki teröristlerin her birinin yerini, kimliğini, sicilini biliyoruz. Bu teröristleri kimlerin himaye ettiğini, silahlandırdığını da biliyoruz. Sabrımız çaresizliğimizden değil. Sabrımız diplomasiye, anlaşmalara, bize verilen sözlere riayet etme hassasiyetimizden" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satırlar şu şekilde:

Yeni Yusufeli, eskisinin iki katı büyüklüğe sahip. Tüneli ve köprüsüyle 110 kilometre yeni yol yapıldı. Dikilen 20 bin ağacı, 75 binin üzerinde fidanı ve serilen 40 bin metrekareyi geçen çimleriyle yemyeşil bir Yusufeli ortaya çıktı. Baraj gölü içinde kalan 800 bin metreküp verimli toprak da yeni yerleşim yerine taşındı. İlçenin hiçbir imkanı heba edilmemiştir. Elbette bazı eksikler olabilir. Bunların da süratle giderileceğinden şüpheniz olmasın.

"DEMOKRASİMİZİ GELİŞTİRMEK İÇİN DESTANSI MÜCADELE YÜRÜTTÜK"

Yusufeli Barajı 100 katlı bir gökdelene denk olan 275 metre yüksekliği ile ülkemizde ilk dünyada da kendi sınıfında 5. sırada yer almaktadır. Bir enerji sıkıntısı olsa sadece burası 1.5 yıl enerjiyi temin eder. Bu baraj aynı zamanda Çoruh Nehri devamındaki barajların en yüksek verimle çalışmasını sağlayacaktır. 

Biz bu vatan, bu millet için varız. Türkiye için, Türkiye sevdalısı olarak bu yolda yürüdük, yürüyoruz. Üstelik sadece altyapı ile kalmadık. Demokrasimizi geliştirmek için de destansı mücadele yürüttük. Bölgesel liderliği aşıp küresel güç olduk. Yeni bir dönemin kapılarını aralamanın eşiğindeyiz. Buna hazır mıyız? 

"TERÖR HEDEFLERİNİ YERLE YEKSAN ETTİK"

Alçak saldırıya cevabımızı Irak ve Suriye'deki terör örgütü hedeflerini yerle yeksan ederek verdik. Kendilerini en güvenli hissettiği yerlerde başına yağan bombaları hazmedemeyen terör örgütü bu defa da sınırda sivil yapıları ve insanları hedef aldı. 

KARKAMIŞ SALDIRISI

Karkamış'ta hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. 4 yaşında çocuk ya, 4 yaşında şehidimiz. 22 yaşında öğretmenimiz. Bu bölgedeki teröristlerin her birinin yerini, kimliğini, sicilini biliyoruz. Bu teröristleri kimlerin himaye ettiğini, silahlandırdığını da biliyoruz. Sabrımız çaresizliğimizden değil. Sabrımız diplomasiye, anlaşmalara, bize verilen sözlere riayet etme hassasiyetimizden.

"EN MEŞRU HAKKIMIZ"

Buradan Yusufeli'den ilan ediyorum. Biz Suriye sınırlarımızın güvenliğe kavuşturulması hususunda verdiğimiz her söze, her anlaşmaya riayet ederek üzerimize düşenleri yerine getirdik. Türkiye'yi harf oyunları ile oyalayacaklarını sananlar için yolun sonu gelmiştir. Artık bu saatten sonra bizim için tek bir sınır vardır. O da kendi ülkemizin güvenliğidir. Bu güvenlik nereden başlayacaksa oraya kadar gitmek en meşru hakkımızdır. 

En başta kendi güvenlikleri için binlerce kilometre öteden gelip fütursuzca güç kullananların bu hakkımızı anlayışla karşılamaları gerekiyor. Halen sınırlarımıza saldırıların devam ettiği yerlerde de çizgiyi olması gereken yere kadar çekmemize kimse mani de olamaz, karşı da çıkamaz.