Gökdelende son söz başkanlarda... Soyer ve Batur'dan gökdelen tartışmasına son nokta!

TAKİP ET

İzmir'de düzenlenen 'Bizim Seferad Hikayemiz' etkinliğine katılan İzmir'li başkanlardan çarpıcı açıklamalar geldi. Batur ''Kimse istediği yere, istediği zaman gökdelen yapamaz'' derken, Soyer ise Cumhuriyetin 100. Yılında Tarkan konseri müjdesi verdi.

Oktay Güçtekin / İzmir Gündemi - İzmir’de düzenlenen ‘Bizim Seferad Hikayemiz’ etkinliğine katılan İzmir’li başkanlardan çarpıcı açıklamalar geldi. Batur ‘’Kimse istediği yere, istediği zaman gökdelen yapamaz’’ derken, Soyer ise Cumhuriyetin 100. Yılında Tarkan konseri müjdesi verdi.

İzmir’de tarihi Kemerlatı çarşısı Havra sokağında bulunan tarihi Sinyora Sinagogu’nda düzenlenen ‘Bizim Seferad Hikayemiz’ etkinliği yoğun ilgi gördü. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un da katıldığı etkinlikte iki başkan birbirinden çarpıcı açıklamarda bulundu.

‘’Başkanımız ile birlikte daha iyi bir festival sözü veriyoruz’’
Etkinlikte konuşma yapan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ‘’Bugün birlikte çok güzel bir festivalin açılışını gerçekleştiriyoruz bu festivalin düzenlenmesinde emeği geçen değerli kardeşim Esin Bey’e ve Sami Bey’e de çok teşekkür ediyoruz. Biz onların projesine ufak destekler veriyoruz. Hedefimiz gelecek yıl bunu uluslararası düzenlemek. Uluslararası düzeye getirirken baba belediyemiz ve onun başkanı değerli başkanım Tunç Soyer ile daha iyi bir festivalin sözünü veriyoruz.

Asırlarldır farklı uygarlıklara ve küültürlere ev sahiplii yapmış ve üç dini ahenkle sarmış muhteşem bir ilçe Konak. Nereye adım atsanız karşınıza köklü tarihimizden bir iz çıkıyor. Kadifekale, Kemeraltı, Basmane ve Agora’yı kapsayan ve altın üçgen diye nitelendirdiğimiz bu alanda hamamlarımız, çeşmelerimiz, camilerimiz, kliselerimiz, sinegoglarımız ve daha nice değerlerimiz var. Bu akşam işte bu eşsiz zenginliğimizin yansımalarından biri olan bu alanda Konak Belediyesi ve İzmir Müsevi Cemaati Vakfı tarafından düzenlenen TARKEM, Kentimiz İzmir Derneği, İzmir Sanat Derneği, Alsancak Dostlar Fırını ve Evriiluturun ve tabii Büyükşehir Belediyemizin destekleriyle gerçekletirdiğimiz etkinliğimizi geleneksel hale getirmek ve festivalimize uluslararası nitelik kazandırmak en büyük hedefimiz.''dedi.

Sözlerine devam eden Batur ''Gelenekleri, sanat ve edebiyata yansımaları ve mutfağıyla dünyada tek İzmir’e özgü olan bir seferat kültürüne sahip bir şehir İzmir. İzmirin simgelerinden birine dönüşen boyozumuzu mutfağımıza katan da seferat toplumudur. 1492 yılından itibaren bu toprakları vatan bilen seferatların kednitmizin kültür hazinesine katkıları çok büyük. Bugün bizi buluşturan bu bölgede bulunan birbirinden değerli tarihi sinegogları hepimiz biliyoruz. Kemeraltındaki sinegoglarımızın eşi benzeri yok. Kudus’de deil sırtsırta vermiş dört sinegogu yanyana göremezsiniz. Ama Konak’ta görebiliriz. Bu eşsiz dini değerlerimiz inan turizmi kapsamında değerlemdirmek en büyük hedefimiz. Çünkü dünyada üçyüz milyon insan inanç turizmi kapsamında seyehat ediyor. Çok önemli bir rakam. Yapmamız gereken ise Kemeraltı’ndaki essiz sinegogları açık hava müzesi haline getirilmesini sağlamak. Hemen yanı başında bulunan Agora Antik Kentini’de içine alan bir turizm rotası hazırlamak ki Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç Soyer’in destekleriyle biliyorsunuz Kadifekale sırtlarında da biliyorsunuz çok önemli bir çalışma yapılıyor. Yirmi bin kişilik antik tiyatroda hayata geçirilecek 2023’e kadar. Başkanımızın böyle bir sözü var. Hepsi altın üçgeni tamamlayan ve tarihi turizme destek verecek çalışmalar. Bu rotayı hem yurt içinde hem de yurt dışında tanıtmak bizim en önemli görevimiz. İşte bu festival o tanıtımın ilk ayaklarından biri.''ifadelerini kullandı.

Batur ‘’Kentimizin siliüetini koruyacağız’’
Gökdelen mevzusuna da değinen Abdül Batur ''Hedefimiz kentin turizm gelirini arttırmak olduğuna göre kentimizin silüetinin ve tarihinin de korunması. Bu konuda Konak Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi olarak kararlıyız.  Biliyoruz ki şehrimizi geleceğe taşırken bizi en iyi yolu köklü tarihimiz ve binlerce yıldır kurduğumuz çok kültürlü yapımız gösterecek. Hemşehrilerimizin gönlü rahat olsun hem tarihimizi hem de kentimizin silüetini koruyacağız. İsteyenin istediği yere gökdelen dikmesine izin vermeyeceğiz. ‘Birlikte Konak’ diyerek yola çıktık. Kentin tüm değerleriyle birlikte bu sloganı kullanmamız en büyük amacımız. ‘Birlikte Konak’ın parçası olarak gördüğümüz İzmir Müsevi Cemaati Vakfıyla ilişkilerimizi daha da ileri götüreceğiz.Bu festival birlikte yaşama kültürümüzün en önemli göstergelerinden biri olarak kabul ettiğimiz Seferat Kültürü’nün yaşatılması ve tanıtılması için çok önemli bir adımdır. Festivalimiz bu açılardan da bizim için çok büyük önem taşıyor. Ben bugün burada olmaktan büyük onur duyduğumu, hemşehrilerimiz ile beraber yan yana omuz omuza olmaktan çok mutlu olduğumu bi kez daha tekrar ediyorum. Bu konuda emeği gecçen Musevi Cemaati Vakfı’na da çok teşekkür ediyorum. Hanuka Bayramınızı da en içten dileklerimle kutluyorum. Yeni yılınız kutlu olsun.’’ ifadelerini kullandı.

‘’Miras yedi olmak istemiyorsanız, önce mirasınıza sahip çıkmalısınız’’
Batur’un ardından konuşma yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise ‘’1492 de İspanya’dan gelen ve burayı yurt bilen musevi cemaati, daha İzmir’in nüfusu 400 binlerdeyken 50-55 bin nuüfusa sahip musevi kökenle vatandaşımız burada yaşıyordu. Ondan sonra giderek bir çölleşme bir çoraklaşma yaşamısız. Çünkü terketmeye başlamış museviler.Şuan ise sayıları sadece binlerle ifade ediliyor musevilerin. Aslında İzmir’i İzmir yapan en güçlü renklerden biriyken, bu eksilme bu azalma İzmir’i çoraklaştırmış, İzmir’i çöllerştirmiş. Sadece şu boyaz varya , bizim İzmirimiz diye İzmirimizin simgesi diyebütün heryere anlattığımız hikaye sizin Musevilerin eseri. İzmir aslında bunlarla zenginleşti. Mimarisiyle, müziği ile, renkleriyle, lezzetleriyle. Şimdi ben bu yüzden bu festivali çok önemsiyorum. Seneye bu etkinliğin en güzelini, en babasını hep birlikte yapacağız. Bir belediye başkanının asli görevinin kentin doğasını, tarihini, lezzetlerini korumak olduğunu düşünürüm. Yol, su, çöp hepsi arkadan geliyor. Çünkü onlar bizlere bizden öncekilerin mirasıdır. Bir belediye başkanı miras yedi olmayacaksa. Önce  mirasa sahip çıkmak zorundadır. O yüzden bizim sonuna kadar en asli görevimiz, en temel görevimiz budur diye düşünüyorum. Bu nedenle festivale sahip çıkacağız.

Soyer ‘’Bir hayalim var’’
Sözlerine devam eden Tunç Soyer ‘’Aslında pier’den uzanarak Kadifekale’ye kadar uzanan bir güzergahımız var. Bunu İzmir için bir kaldıraç olarak kullanmak istiyoruz. Yani Pier nasıl İzmir’in denizden kapısıdır ve Konak’tan itibaren Kemeraltı’na girersiniz. Buranın bütün örtüsünün üst cephesinin, kaldırımlarının, bina cephesinin korunduğunu düşünün, gözünüzün önüne getirin. Oradan’da bu sokağa girin, Havra sokağına ve burda yahudi tarihi kültürü araştırma enstitüsü ve müzesi hayal edin. Burdaki bütün havraların restore edildiğini ve insanlığa yeniden armağan edildiğini düşünün. Benim hayallerimden biri bu.

Burdan çıkın karşıda Agora var. Agora’nın karşısındaki çok katlı binanın yıkıldığını hayal edin ve orada Agora’nı gün ışığına çıktığını hayal edin. Oradan tırmanın, İkiçeşmelik yokuşunun sağında solunda bulunan spotçuların kalktığını hayal edin ve bunun yerine oralarda kafeteryalar, sinemalar, restoranlar, tiyatroalr hayal edin. Oradan Kadifekaleye. Kadifekale’nin orda anfitiyatronun hayata geçtiğini. Orada bir konser hayal edin. Mesela 29 Ekim 2023. Orada hayal edin Tarkan bir konser veriyor. Tarkanla anlaştık. 29 Ekim 2023 Kadifekale anfitiyatro’da konser veriyor. Cumhurriyetin 100. Yıl konserini orda hep beraber yaşayacağız. Pierden başlayarak Kadifekaleye çıkan bir güzergah, İzmr’in tek taşı, pırlantası havra sokaktaki havralarımız. Bunların hepsini restore ettiğimizi ve kullanmaya başladığımızı, bütün insanlığı buraya davet ettiğimizi düşünün.’’ diye konuştu.
 

tunç soyer abdül batur izmir konak büyükşehir gökdelen tartışma son nokta tarkan kemeraltı