Kasımpaşalıyım demekle olmuyor mertçe mücadele et!

TAKİP ET

Hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasak kararı çıkan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, SÖZCÜ'ye özel açıklamalarda bulundu. İktidara, Cumhurbaşkanı ve AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen İmamoğlu şunları söyledi:

Hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasak kararı çıkan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, SÖZCÜ'ye özel açıklamalarda bulundu. İktidara, Cumhurbaşkanı ve AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen İmamoğlu şunları söyledi:

‘CÜMLESİNE BAKARIM'

“Korkmuyorsa iktidar, mertçe bir mücadele istiyorsa sayın Erdoğan bu işlere tenezzül etmesin. Öyle Kasımpaşalıyım demek kolay değil. Biz hala mertçe mücadelenin peşindeyiz. Yargı konusunda da netim. Çıkacak ve diyecekler ki ‘evet bu hukuksuz bir karardır' diyecekler. Ben sayın Erdoğan'ın cümlesine bakarım artık. Hiçbir açıklama yok. Var ama hala mertçe bir açıklama bekliyoruz. Sahanın öyle olması lazım. Herkes çıksın, mücadelesini versin. Muhalefet tarafından adam eksiltmekle seçim kazanmayı planlıyorsa bu mertçe bir mücadele değil. Orada siyasi bir karar verildi. Siyasi kararın düzeltilmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın tavrını millet de izliyor, biz de izliyoruz. Hala makul bir tavır yok. Çıkıp ‘mağdur edebiyatı yapmak kolay' gibi kavramları kullanıyorlar. Bu parti mağduriyet edebiyatı hiç yapmadı. Bu kadar sıkıntı yaşamasına, bu kadar bedel ödemesine rağmen. Bu partinin genel başkanı suikast girişimine uğradı. Linç girişimine uğradı. Hiçbir zaman mağduriyet edebiyatı yapmadı. Dimdik ayakta mücadelesini devam ettirdi. Biz de şu anda o konumdayız ama öyle sağa sola meydan okumakla mertlik olmuyor. Mertlik bu kararın düzeltilmesiyle olur. ‘Evet kardeşim hepinizle mücadele edeceğim' desin. Biz de çıkalım sahaya mücadele edelim. Bugün Ekrem'i eksiltmek, yarın bir başkasını eksiltmek üzerinden siyasi manevralarını hukuka alet ederek gerçekleştirmelerini utanç verici olarak görüyorum, Türkiye demokrasisi açısından. Bu saatten sonra meselem bu. Mertçe mücadeleyi 2019'da gördük. Gayet mertçe mücadele yaptık ikinci seçimde. Önlerinde son hamleleri vardı. Onu da yaptılar. Sonra da sonucu gördük. Yine aynı şekilde bilek kuvvetine hazırız. Millete kendini anlatırsın, millet de ona göre oyunu verir. Aradaki engelleri kaldırırsın… Ama bizi rahat bıraksın. Ki daha yeni hamlelerini de bekliyoruz biz bu arada. Daha neler çıkartırlar.”

İmamoğlu YSK Başkanı Muharrem Akkaya'nın “Adayken cezası kesinleşirse seçilse bile mazbata alamaz” açıklamasına da tepki gösterdi. Şöyle konuştu: “Bu neyi gösteriyor biliyor musunuz? YSK başkanının kafasında Ekrem İmamoğlu istinafta da cezayı yedi, Yargıtay'da da cezayı yedi. YSK başkanının bilinçaltındaki fikrinin tezahürü yani. Başka hiçbir şey değil. YSK başka böyle cevap verir mi? Olursalar içinde hiç Ekrem İmamoğlu'nun beraatı yok mesela.”

SÖZCÜ'YE TEŞEKKÜR ZiYARETi
Gazetemizi ziyaret eden İmamoğlu'nu, Genel Yayın Yönetmenimiz Metin Yılmaz ağırladı. İmamoğlu haber desteği için teşekkür etti.

‘BİZE DUA EDECEKLER'

İmamoğlu, hakkındaki kararla ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı: “Her şeye rağmen güzel ülkemizin yüce yargısı buna müsaade etmesin diye dua ediyoruz. İnsan adalete güvenmek istiyor her koşulda. İnanın ki bu adaletsiz kararın altına imza atan, mesleğinden utanması gereken o mahkemenin yargıcı da savcısı da yarın öbür gün bütün bu yaptıklarına rağmen tabii ki hukuken hesabını verirler ama çocuklarına vereceğimiz güzel hizmetten dolayı bize dua etmek zorunda kalacaklar. Evdeki evlatlarına ve eşlerine sesleniyorum. Onlar bize dua edecekler. ‘Allah razı olsun bize ne güzel hizmetler yapıyorlar' diye. Ve bu dönemden kurtuldukları için de dua edecekler.”

‘İKTİDARIN KUMPASIDIR'

Kararın çıktığı gün Saraçhane'de İYİ Parti lideri Meral Akşener ile buluşmasına ilişkin yapılan “Kılıçdaroğlu'na kumpas kuruldu” yorumlarıyla ilgili de İmamoğlu şunları söyledi: “Bizim muhalefet bloğu olarak her birleşme anımızı, hem buluşma anımızı, her kaynaşma anımızı, her kucaklaşma anımızı, hatta partinin içinde bile güzel anlarımızı kirletme çabası bugünün iktidarında var. Yani bu kumpas iktidarın kumpasıdır. Biz ona alet olmayız.”

SÖZCÜ SEVİYELİ BASIN DİLİYLE DESTEK VERDİ, TEŞEKKÜRE GELDİM

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Başkan Danışmanı Murat Ongun'u gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz, gazetemiz Genel Müdürü Asım Akgül ve Reklam Grup Başkanı Funda Tuncer Sıdalı ağırladı. İmamoğlu, SÖZCÜ Yayın Yönetmeni Serdal Saraç, yazarımız Aytunç Erkin, gazetemiz Avukatı İsmail Yılmaz, Sözcü TV Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Alişer Delek'in katıldığı sohbet sırasında gündeme ilişkin önemli açıklamalar yaptı. İmamoğlu, “Geçmişte SÖZCÜ'nün yaşadığı hukuksuzlukta da kapınıza gelip size geçmiş olsun diyen birisiyim. Bugün de aslında ziyaretimin temel amacı bu hukuksuzluk sürecinde  gösterdiğiniz yoğun desteği ve hukukun işlemesi konusundaki o çok seviyeli basın dili hususunda teşekkür etmek için geldim” dedi…

MANŞETiMiZ iÇiNi SIZLATTI
İmamoğlu, Genel Yayın Yönetmenimiz Metin Yılmaz'la dünkü manşetimizi inceledi. Vural Paşa'nın hapiste vefatına çok üzüldü.

Ailemizin lideriyle sorunları çözeriz

İmamoğlu, partinin içinde yaşanan sorunlarla ilgili net konuştu:

“Partinin içerisinde yüzlerce sorun da çıksa o sorunların içerisinden dışa dönük Ekrem İmamoğlu'nun ağzından ne bir kavga, ne bir olumsuzluk duyamazlar. O sorunun çözümü bizim ailemizin içidir. Bizim ailemizin lideri var. Genel başkanımız var. Biz otururuz, ailemizin lideriyle süreçleri beraber çözeriz. Orası benim evim. Kurumsallık ve kurumuna yüksek sadakatten kastım bu. Bizi izlemeye devam etsinler.”

YASİN OKUYUP HIRSIZLIK YAPANLARA BAKSINLAR

İmamoğlu, sosyal medyada paylaşılan gizlice çekilmiş görüntüleriyle ilgili yapılan “Camide Yasin okuyordu, alkol alıyormuş” yorumlarına da şu yanıtı verdi: “Yasin okuyup hırsızlık yapanlara baksınlar, benle uğraşmasınlar. Bu da MOBESE'nin başka bir usulü. MOBESE'yi unuttuğumu kimse zannetmesin. Unutmadım yani. ‘Bu kararla görevden almam' diye açıklama yaptı ya bakan. Tekil konuştu. Kim oluyorsun derler o lafı edene. Hukuku açıklayabilirsin, kuralı açıklayabilirsin. Ama ‘Görevden almam…' Dile bakar mısınız? Ne kadar çirkin bir dil. Bu kibirin üstenciliğin devlet insanlığına yakışmayan üslubun aslında tezahürü. Aynı akıl işte o gün devletin kameralarıyla Ekrem İmamoğlu'nu takip eden akıl… Bunların hepsinden kurtulacağız. Ve iddiayla söylüyorum. Yani  tabii hukuk yönünde hesap verirler o ayrı bir şey. Ama  gönül rahatlığıyla bir taburede oturup herhangi bir mahallede çay içecekleri kahvehane bulamayacak bu adamlar. Ben görevim bittiğinden her kahvehanede çay içeceğim. Bunlar gidip ama Gaziosmanpaşa'da ama Trabzon'un Of İlçesi'nde ama bilmem nerede fark etmez gidip oturup taburede çay içecek kahvehane bulamayacaklar. Millet yüzünü görmek istemeyecek bu insanların. Biz Allah'a şükür girdik çayımızı kahvemizi içeceğiz yine…”

Hukuksuzlukla mücadelede hiç kimseden korkumuz yok

İmamoğlu, Gezi tutukluları ve Selahattin Demirtaş'la ilgili değerlendirme yaparken şu çarpıcı açıklamayı yaptı: “Ben adaletsizliği sadece yaşadıkları üzerinden yorumlayan birisi değilim. Diyarbakır'da kayyum atandığında koşup oraya gidip geçmiş olsun diyen bir insanım. Kendisine yapıldığında ciyak ciyak bağıran biri değilim. HDP'li belediyelere geçmiş olsun ziyareti yapmış, bunun karşısında olduğumuzu, 'halkın verdiği kararın bir tane hukukla, adaletle ilişkisi olmayan bir bakanın iki dudağı arasından ya da bir imzasından görevden almasına şiddetle karşıyım' diyen de bir belediye başkanıyım. Hukuksuzluğa karşı mücadelede hiç kimseden korkumuz yok. Milletimiz de korkmaz. Hala hukuksuz yere içeride yatan bir sürü insan var. Benim çalışma arkadaşım Tayfun Kahraman var. Onunla beraber yatan diğer arkadaşlarımız var. Bunlar için de mücadele eden birisiyim. İçeride yatıp ayrı kalan ve üzüntülerini yaşayan Demirtaş'ın ailesi için de üzülen birisiyim. Gazeteci arkadaşlarım yattığında da onların da üzüntüsünü paylaşan birisiyim. Toplumun hukuksuzlukla  mücadelesi noktasında hiçbir kişiye ayrım yapmaksızın aynı duyguyla bakıyorum. Aynı şeyi Ergenekon, Balyoz'da yaşadık. İnsanların hayatları heba oluyor.”

Gezi Parkı Davası'nda 18 yıl hapis cezası verilen İBB çalışanı Tayfun Kahraman, kızı Vera ile böyle vedalaşmıştı.

BU ZULMÜ HİÇBİR DÖNEM GÖRMEDİ!

“İstanbul'u neden bu kadar çok istiyorlar” sorusuna İmamoğlu şu yanıtı verdi: “İstanbul'u alan Türkiye alır demişti zaten. İstanbul'dan Türkiye'ye giden mesajlar İstanbul'da üretilen işler, bütün bunlar onların aklını başından aldı. 3.5 senede büyük işler yaptık. Onun için akşamdan sabaha ‘yarın ne yaparız Ekrem İmamoğlu ile ilgili' diye düşünüyorlar. Yerel yönetim-hükümet ilişkisi açısından bu zulmü Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir dönemi görmedi. Biz onların döneminden kalan müteahhitlerle, yüklenicilerle de iş yapıyoruz. Ve her şantiyede karşıladıklarında gözlerinde mutluluk var. Çünkü biz onlarla sadece iş konuşuyoruz.”

Google cevabı: O dilden anlıyorlar

İmamoğlu, Google'da ismi arandığında “Eski İBB Başkanı” sonucu çıkması sonrasında Cumhurbaşkanı ve AKP lideri Erdoğan'ın bir konuşmasına atıf yaparak attığı “I speech kürsü” paylaşımı ile ilgili de açıklama yaptı. “O dilden anlıyorlar ne yapalım? Komik bir durum yaşattılar. Türkiye'de dünya çapında itibarlı kurumların bile işleyişini, kurumsallığını bozma girişimleri var. Komik bir durumda ama sonunda çözdüler” cevabını verdi.

Karara tepki veren AKP'lilere teşekkür

İmamoğlu karar sonrası destek veren AKP içinden 3 isme de teşekkür etti. İmamoğlu “Gerçekten yürekten teşekkür ediyorum. Böyle ilginç anlarda ilginç yorumları oldu. Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Hüseyin Çelik, o partinin içinden çıkıp cesurca, mertçe bu  cevapları vermeleri… Bu 3 kimlik benim için çok kıymetli. Özellikle önceki Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül'e de özellikle teşekkür ediyorum.  Fikir ayrılığı olabilir, insanlar başka bir yolda yürüyebilir. Yani böyle bir yargı sopası olabilir mi? Diyecek bir laf yok” dedi.

Sözcü

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı ve AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan