Kılıçdaroğlu: Devlet bir kişinin dudağının arasına teslim edilemez

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Niğde'de Millet Buluşması'nda AKP iktidarında Türkiye'den kaçırılan kamuya ait 418 milyar doların geri getirileceğini vurguladı. Kılıçdaroğlu, tüm kararların bir kişiye bırakılmasının neden olduğu krizleri anlattı.

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Niğde'de Millet Buluşması'nda yurttaşlarla bir araya geldi.

Yurttaşlar Niğde mitingine yoğun ilgi gösterdi. Kılıçdaroğlu ve Yavaş Niğde'de yurttaşlara seslenerek Türkiye'de yaşanan krizlerin Millet İttifakı döneminde nasıl çözüleceğini anlattı. 

Kemal Kılıçdaroğlu, "Adalet için 450 kilometre yürüdüm. Bu ülkeye adalet lazım. İranlı bilgin Sadi ne demiş: Adalet olmayınca olmuyor! Dünyanın bütün nehirleri adalete susamış insanların, susuzluğunu bitirmeye yetmez" sözleriyle mücadelesini anlattı. 

Kılıçdaroğlu, "İstişare çok önemli. Devlet bir kişinin dudağının arasına teslim edilemez. Adalet sadece mahkeme salonlarında olamaz" diye konuştu.

Diğer yandan Kılıçdaroğlu, polislerin aşırı iş yükü altında olduğunu ve intiharların arttığını hatırlatarak 100 bin kişi daha alınacağını, iş yükünün azaltılacağını açıkladı. 

KILIÇDAROĞLU: 418 MİLYAR DOLARI NASIL HİÇ ETTİKLERİNİ BİLİYORUM

Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının satır başları şöyle oldu:

"KUL HAKKI YEMEYECEĞİZ, YEDİRMEYECEĞİZ"

Kul hakkı yemeyeceğiz ve yedirmeyeceğiz. Bekliyoruz, onlar da söylesinler. Ama tık yok. Bir yılda 418 milyar doları nasıl hiç ettiklerini, mal varlıklarını yurt dışına nasıl kaçırdıklarını biliyorum. 

İstişare çok önemli. Devlet bir kişinin dudağının arasına teslim edilemez. Adalet sadece mahkeme salonlarında olamaz. 

"KÖYLERDE ÇALIŞAN BÜTÜN KADINLARIN VE GENÇLERİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMLERİNİ ÖDEYECEĞİZ"

Hiçbir çifti ve üretici asla zarar etmeyecek. Havza bazlı planlama getireceğiz. Maliyet artı makul kart, eşittir taban fiyat olacak. Ne zaman makul karın altına düşerse devlet olarak biz karşılayacağız. Çiftçiyi toprağa küstürmeyecek. Köylerimiz boşalıyor ama onlarda tık yok. Köylerde çalışan bütün kadınlar ve gençlerin sosyal güvenlik primini ödeyeceğiz. Üreten her kadın ve genç zamanı geldiğinde emekli olacak, kimseye muhtaç olmayacak.

"ADALET İÇİN 450 KİLOMETRE YÜRÜDÜM"

Adalet için 450 kilometre yürüdüm. Bu ülkeye adalet lazım. İranlı bilgin Sadi ne demiş: Adalet olmayınca olmuyor! Dünyanın bütün nehirleri adalete susamış insanların, susuzluğunu bitirmeye yetmez. 

"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN SALDIRISINA UĞRAYAN BENİM"

Kim terör örgütlerinin yanında durursa, kim onlarla beraber olursa, kim onların yanına hakimi, savcıyı gönderirse Allah belasını versin. Terör örgütünün saldırısına uğrayan benim. Bu beyler çocuklarına paralı askerlik yaptırırken çocuğunu askere gönderen birisiyim. Yalan niye söylüyorsunuz? İnsan Allah'tan korkar!

"POLİSLER İNSAN, ROBOT DEĞİLLER!"

Güvenliğimizi sağlayan polis kardeşlerimiz var. Büyük sıkıntıları var. Polis intiharlarının hangi boyutlara ulaştığını çok iyi biliyorum. Günde 13-14 saat çalıştırılıyorlar. 24 saat çalışanı var. Bunlar insan kardeşim, robot değiller! Alıyorsun, 'nöbet tut' diyorsun. Ne yiyecekler, ne içecekler, onu bile sormuyorlar! Günün 24 saatinde koruyorlar. O nedenle 100 bin güvenlik görevlisi daha alacağız. Normal mesailerini, görevlerini yapacaklar, polisler yük altından çıkaracağız. Bu kadar yük olmaz!

****

MANSUR YAVAŞ: ALLAH'A ŞİRK KOŞUYORSUNUZ!

Niğde Millet Buluşması'nda ilk olarak kürsüne çıkan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mansur Yavaş, "Artık tatlı dili hakim kılacağız, yuhlarla vakit kaybetmeyeceğiz" ifadeleriyle iktidarın kutuplaştırıcı politikasının tersini yapacaklarını vurguladı.

Mansur Yavaş, "Biz Ankara'da seçimi kazandık. 'Rozetimizi çıkardık, bütün Ankaralılara hizmet edeceğiz' dedik. Biz asla zafer kazanmadık. Zafer kazanmak için karşımızda düşman olması lazım. Bizim Türkiye'nin hiçbir yerinde düşmanımız yok. Seçmene bir şey deme hakkımız yok" diye konuştu. 

Mansur Yavaş, "Kendilerinde hiç şampanya içen yok gibi konuşuyor! Bunların her cuma günü bilmediği için internetten bulup bir tane 'ayet sallayan' bakanları vardı! Hiç yüzü kızarmadı. Kimse ona tek kelime laf etmedi. Hakkında yolsuzluk iddiaları vardı. Kocaman şişeyi devletin uçağında devirmiş, gözler dönmüş bayılmış görüntüsü vardı. Sayın Bakan tek kelime ettiniz mi? Devletin adına büyükelçi yaptılar. İnsanların gözünü boyamak için biraz milliyetçilik, biraz muhafazakarlık sosu veriyorlar. Millet İttifakı'na oy vereceklerin de, Cumhur İttifakı'na oy vereceklerin de başımızın üstünde yeri var. Toplumu dindar, dindar olmayan diye ayırıyorlar. Kimin dindar olup olmadığını Allah'tan başkası bilmez. Ne sanıyorsunuz kendinizi de Allah'a şirk koşuyorsunuz" ifadeleriyle AKP iktidarının dini siyaset için kullanmasına ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın muhalif yurttaşları yaşam tarzları üzerine söylemlerle hedef almasına tepki gösterdi. 

"İMRALI'YA GİDEN HAKİM KİM? NE TALEP ETTİNİZ?"

Yavaş, AKP'li isimlerin Millet İttifakı ile ilgili iddialarına; "HDP’ye bakanlık verilecek’ diyorlar. Meral hanım, ‘masada HDP olursa biz olmayız’ demedi mi, nasıl olacak bu? Peki kendiniz HDP’ye bakanlık vermediniz mi? Görüşmediniz mi? Görüştüler. İmralı’ya giden hakim kim, ne talep ettiniz?" sözleriyle yanıt verdi.