ÖZEL HABER - Başkan Obuz'dan flaş korona açıklaması "Doktorlar koruyucu kıyafet ve maske bulamıyor!"

Türkiye'yi etkisi altına almaya başlayan coronavirüs salgısını sonrası İzmir Tabip  Odası Başkanı Funda Barlık Obuz, gazetemize konuştu. Tüm dünyayı etkisi altına alan  ölümcül coronavirüs salgını hakkında konuşan Obuz, sağlık çalışanlarının acil ihtiyaçlarından, vatandaşların alması gereken önemlere kadar bir çok konuda açıklamalarda bulundu.

Oktay Güçtekin / Tüm dünyayı etkisi altına alan ve geçtiğimiz hafta itibari ile Türkiye’de de görülen koronavirüs salgını sonrası vatandaşların endişeli bekleyişi devam ediyor. Kamu kuruluşlarının, üniversite ve devlet okullarının zorunlu tatil edilmesinin ardından gözler ise tüm izinlerin iptal edildiği sağlık çalışanlarına çevrildi. Yaşanan gelişmeler üzerine İzmir Tabip Odası Başkanı Funda Barlık Obuz gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Obuz sağlık çalışanlarının korunması için gerekli malzemelerin bulunmadığını söyledi.
 
“Acil olmayan hastalar kontrollerini ertelemeli”
Dünyanın birçok yerinde binlerce ölüme neden olan koronavirüs hakkında açıklamalarda bulunan İzmir Tabip Odası başkanı Funda Barlık Obuz, aciliyeti olmayan hastaların kontrollerini ertelemeleri gerektiğini söyledi. Obuz “Bizim bir önerimiz oldu. Acil olmayan, ertelenebilecek sağlık problemleri olan hastalarımızın daha ileriki tarihlerde hastanelere gelmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Bunu biz hem kurum olarak İl Sağlık Müdürlüğü aracılığıyla Sağlık Bakanlığı’na ilettik, hem de kamuoyuna sosyal medya yoluyla duyurmaya çalıştık.

Türkiye’de polikliniklerde günde 2 milyondan fazla hasta bakılıyor. Özellikle çocuk ve gebelerin kontrolünün yapıldığı, kronik hastalıkları olup reçete yazdırmak isteyenlerin geldiği aile sağlığı merkezlerine koronavirüs şüphesi olan hastanın gelmesi diğer hastalar açısından önemli bir risk oluşturur. Gelecek kişinin koronavirüs testinin pozitif veya negatif olduğunu bilemiyoruz. Bu durumda hastaneleri daha çok acil vakalara bırakmalıyız. Hastanelerimizi daha çok koronavirüs şüphesi olan hastalarımıza ayırmak adına, aciliyeti olmayan ya da kontrol amaçlı gelecek hastaların gelmemesi gerektiği konusunun önemli olduğunu düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
 
“Doktorlarımız koruyucu kıyafet ve maske bulamıyor”
Görev yapan doktorların hayati önem taşıyan birçok korunma ekipmanının şu an bulunmadığını söyleyen Obuz “Ne yazık ki özellikle acil servislerimiz ve poliklinikler şu an doktorlar açısında korunaksız bir durumda. Koruma önlemlerinin çoğu bulunmuyor. El dezenfektanları, koruyucu giysileri ve maskeleri bulunmuyor. Doktorlarımız şu an bu koşullarda çalışıyor. Bu yüzden hastanelerimizdeki kalabalığı azaltmamız gerekiyor.

Sağlık çalışanların sağlığı çok önemli. Ancak sağlıkçılar olarak asıl görevimiz de vatandaşlarımıza yardım etmek ve sağlığına kavuşturmak. Bunun için de maske, koruyucu kıyafet ve dezenfektan malzemenin acilen gönderilmesi gerekiyor hekimlerimize. Burada Sağlık Bakanlığı’na önemli bir görev düşmektedir.

Koronavirüs şüphesi ile gelenlerin ayrı bir yere alınması gerekiyor. Belli hastaneler ayrıldı İzmir’de Tepecik Devlet Hastanesi, Suat Seren Göğüs Hastalıkları Hastanesi gibi. Ancak bunlara rağmen sonuçta hastalar her yere başvurabilir durumda.” dedi.
 
"Türkiye'de 5 yerde yapılabiliyor"
Coronavirüs testlerinin her yerde yapılamadığını ifade eden Obuz "Testler şuan beş yerde yapılabiliyor. İzmir’de şu anda test yapılabilen bir yer bulunmuyor. Örnekler Ankara’daki merkeze gönderiliyor. Bunun için 24 veya 48 saatlik bir bekleyiş gerekebiliyor test sonuçları için. Bu sürelerin hızlandırılması gerekiyor" diye konuştu

“Radikal kararlar alınması gerekiyor”
Bazı doğru kararların alındığını söyleyen Başkan Obuz, özellikle polikliniklerin kapatılması gibi radikal kararların alınmadığını ifade etti. Obuz “Hastanelere her gün gelen ortalama 2 milyon hastanın hepsi acil hastalar değildir. Aralarında ilaç yazdırmaya gelen hastalar da mevcuttur. Bunun için de Sağlık Bakanlığı tarafından doğru bir önlem alındı ve raporu bulunan hastalar hastanelere gitmeden ilaçlarını eczanelerde alabilecekler artık. Ancak vatandaşlarımızı bilgilendirmemiz gerekli. Aciliyeti olmayan hastaların kontrollerini bir veya iki ay ertelemeleri yönünde. Acil durumlar haricinde poliklinikler çalışmayacak gibi radikal kararlar alınması gerekiyor. Tabi ki bu önlemlerin Bakanlık tarafından alınması gerekli. Ancak bu kararlar henüz alınmış değil” diye konuştu.
 
“Belirtiler yoksa 14 gün evde kalınmalı”
Vatandaşların yurtdışına gidiş öyküsü varsa belirli belirtileri yoksa bile dışarı çıkmaması gerektiğini vurgulayan Obuz “Yurtdışı ziyaretleri olmasına rağmen vatandaşların eğer ki öksürük, ateş, nefes darlığı gibi belli bulguları yoksa evlerinde 14 gün istirahat etmeli. Biz Türk Tabipleri Birliği ve İzmir Tabip Odası olarak bunları anlatmaya çalışıyoruz. Tabi ki bu uyarıların Bakanlık tarafından yapılacak kamu spotları ile tüm Türkiye’ye yaymasında yarar olduğunu düşünüyoruz” dedi.
 
“Önlemler güzel ama yeterli değil”
Belediyelerin aldığı önemlerin güzel olduğunu ifade eden Başkan Obuz, olanağı olanların toplu taşımaya binmemesi gerektiğini vurguladı. Obuz “Belirli noktalara el dezenfeksiyon  ürünlerinin konulması, otobüslerin dezenfekte edilmesi önemli bir durumdur. Ancak burada en önemlilerinden biri toplu taşıma kullanımını mümkünse azaltmaktır. Tabi ki bu durumda yoksul vatandaşlarımız daha mağdur olacaktır. Bunun içinde toplumsal bir dayanışma gereklidir.

Bireysel önlemler alarak da mümkünse topluluklardan uzak durmak, birbirimiz arasında bir metre kuralına uymak, toplantıların iptal edilmesi gereklidir. Biz de İznir Tabip Odası olarak bunlara ilk önlem alan örgütlerden biriyiz. 14 Mart Haftası etkinliklerimizi bu olayın duyulması sonrasında hemen erteledik. Burada sosyal izolasyon çok önemli. Her türlü bilgiye de inanmamaları gerekli vatandaşların. Bilgileri Sağlık Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliği web sayfalarından almak daha önemlidir” diye konuştu.
 
“En önemlisi korunmak”
Birçok ülkede çıkan ilaç bulundu haberlerine de değinen Obuz, “Şu anda ilaç konusunda çalışmalar dünyada devam etmektedir ancak bulunan herhangi bir ilaç söz konusu değildir. Burada en önemli olan şey korunmaktır. Hem kendimizi hem de toplumun genelini korumalıyız. Riskli durumda dışarı çıktığımız zaman sadece kendimizi değil toplumun genelini de tehlikeye atmış oluruz. Bunun içinde bizim her zaman vurguladığımız şey olan koruyucu hekimliğin güçlendirilmesi çok önemli. Son yıllarda daha çok tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelen politikaların aksine, koruyucu hekimliğin ne kadar önemli olduğu bugün yaşanan bu salgın ile birlikte anlaşılmış durumda. Önemli olan hasta olmadan sağlığı koruyabilmek” ifadelerini kullandı.
 
İlerleyen zamanda netleşecek
Hastalığın mutasyona uğrayıp uğramadığı sorusuna da cevap veren Obuz “Koronavirüs için genetik çalışmalar yapılıyor. İlk çıkan virüs ile şimdiki arasında mutasyonlar olabildiği belirtiliyor. Ancak Türkiye’de şu anda böyle bir çalışma yapıldığını düşünmüyorum. Daha ileride sonuçlanacak genetik çalışmalar bizi aydınlatacaktır” dedi.
 
“Sıcak ülkelerde de görülüyor”
Halk arasında bilinen sıcaklar gelince hastalık sonlanacak sözünün doğruyu yansıtmadığını ifade eden İzmir Tabip Odası Başkanı Obuz “Yazın gelmesi ile hastalıkların biteceği düşüncesi gerçeği yansıtmamaktadır. Şu an Koronavirüs salgını Orta Doğu, Afrika gibi sıcak ülkelerde de görülmeye devam ediliyor. Dikkatli olunmazsa ve radikal önlemler alınmazsa İtalya örneğindeki gibi sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden bu konuyu en başından itibaren sıkı tutmamız gereklidir. Gerekli tüm önlemleri cesaretle ve radikal biçimde almamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
 
“Yoğun bakımlar boş bırakılmalı”
Yoğun bakım ünitelerinin önemine dikkat çeken Obuz “Ölüm oranları ülkelerden ülkeye farklılık gösteriyor ancak bu da kesinlikle alınan önlemlerden kaynaklanan bir durumdur. Özellikle bu konuda yaşlı hastalar risk altında bulunuyor ve yoğun bakım ihtiyacı duyuyor. Bunu için de yoğun bakım ünitelerini elimizden geldiğince boş tutmalıyız. Ancak ülkemizde yoğun bakımların yüzde 25-30’u boş” dedi.