ÖZEL HABER - CHP'li Beko ve DİSK Başkanı Sarı'dan 'TES'e sert tepki: "Kıdemi almaya AKP'nin kıdemi yetmez"
Hükümet ve sendikalar 'İstihdam Kalkanı' projesi kapsamında kıdem tazminatlarında düzenleme içeren 'Tamamlayıcı Emeklilik Düzenlemesi' için görüştü. Görüşmede kıdem tazminatlarının fona devredileceği formülünün gündeme gelmesi ile birlikte, sendikalar ve siyasi partilerde tepkiler gecikmedi. Konuyla ilgili gazetemize konuşan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kani Beko, kıdem tazminatlarının kırmızı çizgileri olduğunu vurguladı.
Oktay Güçtekin / İzmir Gündemi - AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES)’in yankıları sürüyor. Kıdem tazminatlarının fona aktarılması öngörülen çalışmanın, kabul edilmesi halinde milyonlarca çalışanı etkilemesi bekleniyor. Konuyla ilgili gazetemize konuşan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, kıdem tazminatlarının çalışanların kırmızı çizgisi olduğunu söyledi. DİSK Başkanı Sarı "Kıdemi almaya AKP’nin kıdemi yetmez" derken CHP İzmir Vekili Beko ise kıdem tazminatının "işçilerin son kalesi" olduğunu vurguladı.
“Kıdem tazminatına el uzatanlar hüsrana uğrayacaktır”
Kıdem tazminatının Devrimci Sendikalar Konfederasyonu’nun direnişi ile aynı tarihte gündeme getirildiğini ifade eden DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, kıdem tazminatına el uzatanların hüsrana uğrayacağını ifade etti. Sarı “Devrimci Sendikalar Konfederasyonu Tarihi direniş dediğimiz 15-16 Haziran 1970’in yıl dönümü dediğimiz bu günde kıdem tazminatı tozlu raflardan tekrar inmiş durumdadır. Kıdem tazminatı işçi sınıfının gerçektende kırmızı çizgisidir. Özellikle Devlet Sendikaları Konfederasyonu 50 yıl önce bu konuda DİSK’i kapatmak için yola çıkanlar nasıl hüsrana uğradıysa, kıdem tazminatına el uzatanlar yine aynı şekilde hüsrana uğrayacaktır. Biz kıdem tazminatını tekrardan gündeme getirmek ve farklı bir pozisyona çekmek, kıdem tazminatının gitmeyeceği anlamına gelmiyor. Unutulmamalıdır ki kıdem tazminatı çocuklarımızın geleceğidir. Bu ücretler çalışan emekçilerin emekliliklerindeki birikimleridir. Kıdem tazminatının gündeme gelmesiyle birlikte hırsızlar kıdem tazminatına göz dikmiştir. Biz bu parayı hırsızlara teslim etmeyeceğiz” dedi.
Kıdem tazminatı kararının bir sonraki yasama yılında verilebileceğini söyleyen Başkan Sarı, kıdem tazminatını almaya AKP’nin kıdemini yetmeyeceğini ifade etti. Sarı sözlerine şöyle devam etti;
Bu dönem de bu yasa çıkmaz, bir sonraki yasama yılında çıkartılır. Hükümet COVİD-19 ile ortaya çıkan ekonomik krizin üstünü örtmek istemektedir. Birçok fabrikayı satan ve özelleştiren, 56 milyarlık özelleştirme parasını yandaşlara peşkeş çeken, bugün hazinenin kasasının tam takır olduğunu biliyor. Bundan kaynaklı olarak yeni kaynak arayışına girenler işsizlik fonu gibi kıdem tazminatları gibi işçilerin birikmiş paralarına göz dikerek ayakta kalmaya çalışmaktadır. Biz buna asla müsaade etmeyeceğiz. Kıdem tazminatı ile ilgili paralarımızı üç beş rantçıya peşkeş çekilsin yada teşvik adı altında verilsin diye kolay kolay teslim etmeyeceğiz. Sokaklarda alanlarda mücadele içerisinde olacağız. Şimdi değilse ne zaman, genel grev, genel direniş diyoruz. Kıdemi almaya AKP’nin kıdemi yetmez diyoruz”
“TES kıdem tazminatının gasp edilmesidir”
Kıdem tazminatlarının fona devir edilmesini “Kıdem tazminatlarına gasp” olarak değerlendiren Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kani Beko, kıdem tazminatının kırmızı çizgileri olduğunu söyledi. Vekil Beko “Bugün kamuoyuna yansıyan bilgilerden anlıyoruz ki hükümet işçilerin emekçilerin mevcut kıdem tazminatı hakkını budamak için yeniden harekete geçmiş durumda. Cumhurbaşkanı kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES)i gündeme getirdi. TES dediğimiz şey ise tam olarak kıdem tazminatının gasp edilmesidir. AKP hükümeti ve saray tüm çalışanları kuralsız ve güvencesiz çalıştırmak istemektedir. Emekçilere kölelik dayatmasıdır. Fona devretme iddiası ile kıdem tazminatını kaldırarak iş güvencemizi yok edeceğini ilan etmektedir. Bu iktidar tarafından işçin her türlü kazanılmış hakkı, tazminatını yük olarak görmektedir. Emekçinin kazanımı, birikimi, hakkı hukuku ayaklar altına alınmak istenmektedir. Bunlar yeni değildir. Zaten AKP’den işçi ekçi dostluğu da bekleyen yok ancak artık sabrımızın sonuna gelmiş durumdayız. COVİD-19 pandemisinin yaralarını sarması gerekenler, yemiyor içmiyor, emekçinin her tür kazanımını tartışmaya açmaya çalışıyor. İstiyorlar ki hesabını vermedikleri vergilerin başına gelen, işçini emekçinin başına gelsin. Kıdem tazminatı fona devredelim, ve hakkını ayaklar altına alalım ve aldıklarımıza hesap vermek zorunda kalmayacak bir düzen getirelim diye düşünüyorlar. Bu nokta kırmızı çizgidir. Deprem paralarına yapıldığı gibi kıdem tazminatlarını birilerinin siyasetin finansmanında kullandırmamak için demokratik yollarla hakkımı koruyacağız. İşçi demek insan demek, aile demek, çocuk demek, emek demek. Hayatlar maliyet değildir. Üretmeye, çalışamaya, değer yaratmaya ve insanca bölüşmeye ihtiyacımız var. Ödenmesi gereken kıdem tazminatının miktarını azaltmak kabul edilemez. Primleri devletin finanse etmesi yada işsizlik fonundan karşılanması diyerek emekçinin sırtına yüklenmesi kabul edilemez” diye konuştu.
“Kesinlikle ödenmelidir”
Kıdem tazminatının işçilerin temel hakkı olduğunu söyleyen CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, bu ücretlerin kesinlikte ödenmesi gerektiğini ifade etti. Beko “Emekçinin hakkının kesinlikle ödenmesi gerekiyor. Kıdem tazminatının bütünleştirici emeklilik sistemi olarak görüyorum diyen damat beye hatırlatma isterim ’Türkiye’nin işçileri ve emekçileri 1936 dan bu yana kıdem tazminatı hakkına sahiptir ve bu hak işçinin temel bir hakkıdır. AKP uzun zamandır bu hakka gasp etmenin peşindedir. Fona devretmenin ne olduğunu deprem paralarında hepimiz gördük. Sermayedar istediği zaman işçinin sokağa atılması isteniyor. İşçi sürekli ezilsin, hiç sesi çıkmasın, hiç hakkı hukuku olmasın isteniyor. Bunu kabul etmemiz söz konusu değildir. Geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmak için mücadele etmek ahlaki ve siyasal bir görevdir. Bu görevimizi de sonuna kadar yerine getireceğiz ve onlar kaybedecek bizler kazanacağız” dedi.
“İşçinin son kalesidir”
Sendikaların ve sendikasız işçilerin demokratik bir biçimde hakkını araması gerektiğini söyleyen Vekil Kani Beko, kıdem tazminatının işçinin son kalesi olduğunu söyledi. Beko “Kıdem tazminatı aslında sadece DİSK’in Türk-İş’in, Hak-İş’in sorunu değildir. Asılında bu sendikalar haricinde onların dışında kalan milyonlarca sendikasız insanlarda var, bundan kaynaklı olarak bu sendikalarda, milyonlarca sendika bilmelidir ki kıdem tazminatının olmadığı yerde işçinin güvencesi olmaz. Kıdem tazminatı işçinin son kalesidir. Siz son kalenizi de işveren ve AKP’ye teslim ederseniz yarın işinizi ve ekmeğinizi kaybedersiniz. Tüm sendikaların ve sendikasız işçilerin bu konudaki tepkilerini demokratik bir biçimde göstermesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.