ÖZEL HABER / Kökkılınç'tan kadına şiddet vurgusu: "Erkek egemen sistem anlayışı değişmeden…"

TAKİP ET

Türkiye'de kadınlara yönelik şiddet vakalarının ve kadın cinayetlerinin her geçen gün artması ve İstanbul Sözleşmesi'nin tartışmaya açılması ile birçok sivil toplum kuruluşu ve meslek odaları İzmir'de eylem düzenlemeye devam ediyor. Yaşanan gelişmeler sonrası gazetemize konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Başkanı Nilay Kökkılınç, İstanbul Sözleşmesi'ne siyasi parti gözetmeksizin sahip çıkılması gerektiğini söyledi.

Oktay Güçtekin / İzmir Gündemi - Muğla’da kaybolan ve cesedi bir varilin içerisinde üzerine beton dökülmüş şekilde bulunan Pınar Gültekin cinayeti Türkiye’yi büyük bir üzüntü yaşatmıştı. Pınar’ın ölümünün ardından ise tüm Türkiye gibi İzmir’de de sivil toplum kuruluşları ve odalar bir dizi eylem düzenledi. Türkiye’de yaşanan kadın cinayetlerinin her geçen gün artması sonrası gazetemizin sorularını yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu Başkanı Nilay Kökkılınç İstanbul Sözleşmesine dikkat çekti. Türkiye’nin sözleşme masasına kurucu ülke sıfatı ile oturduğunun altını çizen Kökkılınç erkek egemen toplum anlayışının değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
 
“Erkek egemen toplum anlayışını değiştirmeliyiz”
Özgecan Arslan cinayeti sonrası tüm Türkiye’de “Bu son olsun” denildiğini ifade eden İzmir Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi ve Toplumsal Cinsiyet Komisyonu Başkanı Nilay Kökkılınç, erkek egemen toplum anlayışının değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Kökkılınç “Kadına karşı şiddetin önlenmesiyle ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi çok büyük bir mücadele veriyor ve çaba sarf ediyor. Özgecan ile birlikte Türkiye’de büyük bir ses getiren tepkiler yaşanmıştı “Bu son olsun” denmişti. Ancak maalesef Özgecan ne ilkti ne de son oldu. Maalesef yine bizler gerekli tedbirleri almadığımız sürece, önleyici koruyucu tedbirleri almadığımız sürece, erkek egemen toplum anlayışını değiştirmediğimiz sürece, kadına karşı şiddet ne yazık ki olağanca gücüyle devam edecek” dedi.

“Türkiye kurucu ülke sıfatı ile katıldı”
Şiddetin önlenmesi konusunda İstanbul Sözleşmesi’nin çok önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Nilay Kökkılınç, tüm siyasi partilerin ortak hareket etmesi gerektiğini söyledi. Kökkılınç “Burada önemli olan uluslar arası İstanbul Sözleşmesi’nin doğru okutulması, doğru yorumlanması ve doğru anlatılması gereklidir. Bu sözleşmeye biz Türkiye olarak kurucu ülke sıfatı ile katılmışız. Bizim ülkemizde imzalandığı için, normalde Avrupa Konseyi’nin bir sözleşmesi ancak adına İstanbul Sözleşmesi olarak almış durumda. Bu konuda tüm siyasi partilerin ortak hareket etmesi ve bu sözleşmeyi yaşatması da kadına karşı şiddetle mücadelede oldukça önemli. Birlikte olursak, sivil toplumla, kamu kuruluşları ile, yerel yönetimlerle, merkez yönetim ile birlikte yol alabiliriz. Aksi taktirde her seferinde üzüntülerimizi paylaşacağız ama giden gidecek ve yine bunlar en üzücü şekilde devam edecek” diye konuştu.
 
“Eğitimler vermeye devam edeceğiz”
İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak gerçekleştirilen önlemlere de değinen Kökkılınç, erkeklere karşı eğitim vereceklerini söyledi. Kökkılınç “İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak 2’inci sığınma evimizi, 2’inci konuk evimizi derhal hizmete sokacak hale getirdik. Merkezi idarenin de İzmir’de 4 sığınma evi bulunuyor. Böylece İzmir’de 6 sığınma evi bulunuyor. Tabii ki biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak ayrıca geçici sığınma evleri de tahsis etmiş durumdayız. Kadına karşı şiddetle mücadelede 7/24 aranabilecek danışma hattımız mevcut. Kamu kurumları, ŞÖNİM,  İzmir Barosu ile önemli çalışmalar yürüttük, hepsinin acil yardıma hattını afişledik ve kentin her yerine astık. Bu konuda elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz. Umuyorum bunlar son bulur. Erkekleri kadınlar doğuruyor, yetişmelerinde- eğitilmelerinde çok büyük payı var. Kadınlar olarakta bizler kadını ve erkeği eşit kılmalı ve eşit yetiştirmeliyiz. Şiddetle mücadele en başta aileden başlamalı. Bizler bunlar için eğitimler vermeye devam edeceğiz. Erkeklere yönelik çok fazla eğitim vereceğiz. Tabii ki bütün erkekleri bununla suçlamak doğru değil, şiddet urgulayan erkekler mutlaka ruhsal problemi olan erkeklerdir. Bizim mücadele etmemiz gereken kitle tam olarak bu kitledir” ifadelerini kullandı.
 
“Bu konular maalesef birbirine karıştırılıyor”
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bulunan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu’na AKP’nin üye vermemesine de değinen Kökkılınç, bu komisyonun dünya genelindeki amacının hiçbir ayrım gözetmemek olduğunu söyledi. Nilay Kökkılınç “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, zaten uluslar arası alanda çalışılan bir konu. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin 5’inci Maddesi’nde ön görülüyor. Burada daha çok kadına yönelik şiddetin önlenmesi, esasen şiddetin önlenmesi için şiddetle mücadele kavramı var. Kadınların erkeklerle eşit bir düzeye getirilmesi, kadınların her anlamda güçlendirilmesi hedefleniyor. Burada bir yanlış anlaşılma mevcut. Bu gerek Birleşmiş Milletler, gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve insan haklarını kuruyan bütün sözleşmelerde şiddet mağduru kişilerin korunması esastır. Aslında bunda da tam olarak ırk, din, dil,cinsel yönelim, göçmenlik, azınlık gibi hiçbir fark gözetilmeksizin tüm insanlar eşittir den yola çıkılarak mücadele edilen bir durum. Bu konular maalesef birbirine karıştırılıyor. Belki daha fazla çalıştay yapmak ve daha fazla açmak lazım. O zaman sanırım bu konuda hep birlikte daha fazla yol alabiliriz ve bu yanlış anlaşılma ortadan kalkabilir” dedi.
 

ni̇lay kökkilinç kadina şi̇ddet vurgu erkek egemen toplum erkek egemen anlayiş deği̇şmeden i̇stanbul sözleşmesi̇ i̇zmi̇r büyükşehi̇r beledi̇yesi̇