Son dakika... Erdoğan'dan Restorant ve kafelerle ilgili flaş açıklama

TAKİP ET

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar Kurulu toplantısı ardından kameralar karşısına geçti. Erdoğan, kısıtlamalarla ilgili bilgi veriyor...

'GELİN CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINI SİVİL ANAYASA İLE KARŞILAYALIM'

Milletimizle sırt sırta vererek, meydanı eski karanlık Türkiye'ye günlerine döndürmek isteyenlere bırakmayacağımızı gösterdik. Türkiye'de milli iradeyi yeniden egemen kıldık. Cumhur İttifakı çatısı altında hayata geçirdiğimiz Cumhurbaşkanlığı sistemiyle tarihimizin en büyük reformunu ülkemize kazandırdık. 

Bu kazanımları daha güçlü, daha büyük atılımla perçinlemek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Attığımız her adımda olduğunda olduğu gibi İnsan Hakları Eylem Planı'nda darbe döneminin açtığı sıkıntıları gördük. Yeni ve sivil anayasa teklifini tüm platformlarla tartışmaya açarak yola çıkıyoruz. 

10 yıldır ülkemizin gündemine getirdik. Maalesef sivil bir anayasaya kavuşamadık. İnşallah bu sefer başaracağız. Korkularla, önyargılarla hareket edersek ne tarih ne de milletimiz bizi affeder. Gelin ülkemizi darbe anayasalarına mahkumiyet utancından kurtaralım.

Gelin cumhuriyetimizin 100. yılını sivil bir anayasa ile karşılayalım. Cumhur İttifakı olarak, Yeni ve Sivil Anayasa'yı tamamlayarak milletimize sunmakta kararlıyız.

'BİZİM İÇİN ÖNEMLİ OLAN EKONOMİK BÜYÜMENİN TÜM KESİMLERE ULAŞMASI'

Tarih böyle bir büyük daralma, milyonlarca kişinin işsiz kalmasına ve ülkeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarının artmasına neden oldu. Bugün hala aşıya ulaşamayan 100'ün üstünde ülke bulunuyor.

Türkiye, böyle bir süreci başarılı yürüttü ve yürütmeye devam ediyor. 2020 büyüme oranı izlediğimiz büyüme politikalarının somut örneğidir. Hindistan %8, Japonya %4.8 oranında Amerika %3,5 oranında küçüldü. 

İhracatımız, yüzde 9.6 artışla 16 milyarı aşmıştır. Gelişmeler ihracattaki artışın önümüzdeki aylarda da süreceğine işaret ediyor. Elbetteki biz bununla yetinmiyoruz. Bizim için önemli olan ekonomik büyümenin tüm kesimlere ulaşması ve büyüme ile birlikte istihdamın kalıcı olmasıdır. Hedefimiz her bir vatandaşımıza dokunacak, sağlık ve istikrarlı büyümenin orta ve uzun vadede sürmesidir.

Bu hedefe giden yol fiyat istikrarından geçiyor. Burada da karşımıza verimlilik artışı ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bir ekonominin yapısal gücü ne kadar yüksekse şoklara karşı direnci de o kadar artar. Bu tip küresel dalgalanmalar ne ilktir ne de son olacaktır. Bizim için önemli olan bu tip risklere karşı sağlam, ekonomik işleyişi tesis etmektir

 

Bu kazanımları daha güçlü, daha büyük atılımla perçinlemek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Attığımız her adımda olduğunda olduğu gibi İnsan Hakları Eylem Planı'nda darbe döneminin açtığı sıkıntıları gördük. Yeni ve sivil anayasa teklifini tüm platformlarla tartışmaya açarak yola çıkıyoruz. 

10 yıldır ülkemizin gündemine getirdik. Maalesef sivil bir anayasaya kavuşamadık. İnşallah bu sefer başaracağız. Korkularla, önyargılarla hareket edersek ne tarih ne de milletimiz bizi affeder. Gelin ülkemizi darbe anayasalarına mahkumiyet utancından kurtaralım.

Gelin cumhuriyetimizin 100. yılını sivil bir anayasa ile karşılayalım. Cumhur İttifakı olarak, Yeni ve Sivil Anayasa'yı tamamlayarak milletimize sunmakta kararlıyız.

'BİZİM İÇİN ÖNEMLİ OLAN EKONOMİK BÜYÜMENİN TÜM KESİMLERE ULAŞMASI'

Tarih böyle bir büyük daralma, milyonlarca kişinin işsiz kalmasına ve ülkeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarının artmasına neden oldu. Bugün hala aşıya ulaşamayan 100'ün üstünde ülke bulunuyor.

Türkiye, böyle bir süreci başarılı yürüttü ve yürütmeye devam ediyor. 2020 büyüme oranı izlediğimiz büyüme politikalarının somut örneğidir. Hindistan %8, Japonya %4.8 oranında Amerika %3,5 oranında küçüldü. 

İhracatımız, yüzde 9.6 artışla 16 milyarı aşmıştır. Gelişmeler ihracattaki artışın önümüzdeki aylarda da süreceğine işaret ediyor. Elbetteki biz bununla yetinmiyoruz. Bizim için önemli olan ekonomik büyümenin tüm kesimlere ulaşması ve büyüme ile birlikte istihdamın kalıcı olmasıdır. Hedefimiz her bir vatandaşımıza dokunacak, sağlık ve istikrarlı büyümenin orta ve uzun vadede sürmesidir.

Bu hedefe giden yol fiyat istikrarından geçiyor. Burada da karşımıza verimlilik artışı ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bir ekonominin yapısal gücü ne kadar yüksekse şoklara karşı direnci de o kadar artar. Bu tip küresel dalgalanmalar ne ilktir ne de son olacaktır. Bizim için önemli olan bu tip risklere karşı sağlam, ekonomik işleyişi tesis etmektir.

'TÜRKİYE SALGIN SONRASI DÜNYANIN YÜKSELEN YILDIZI OLACAKTIR'

İstikrarının sağlanmasına üretken kapasitenin geliştirilmesine bunu niçin çok önem veriyoruz. Biraz önce ifade ettiğimiz İnsan hakları eylem planıyla ekonomi alanında hayata geçireceğimiz reformun hazırlıklarını sürdürdük. Çözüm odaklı bir yaklaşımla üzerine gideceğimiz alanları öncelikli hale getirdik. 

Biliyorsunuz her zaman söylüyorum, biz kısa mesafe koşucusu değil, maraton koşucusuyuz. Farkımız bu. Bu anlayışla hazırladığımız ve önümüzdeki hafta açıklayacağımız reformları, kararlılıkla açıklayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye, inşallah salgın sonrası dönemin dünyada yükselen yıldızı olacaktır.

Atacağımız adımlarla riskleri en az indirecek, karşımıza çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendireceğiz. Mali disiplin her dönemde olduğu gibi bugün bizim olmazsa olmazımızdır. Bütçe açığı ve borç stokunda Türkiye çoğu ülkeye göre oldukça iyi durumdadır. İşte Türkiye bu.

Mali disiplin tam olarak bu demektir. Sermaye piyasalarının güçlendirilmesi hususunda yeni politikaları hayata geçiriyoruz. Kamudaki kurumsal yapıyı güçlendirerek reformlarımızın kalıcılığını öyle ya da böyle sağlayacağız.

AYRINTILAR GELİYOR...