‘Başka bir tarım mümkün’ sloganıyla çıktıkları yolu Ödemiş’te sürdüren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Bugün Ödemiş’te İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Başka bir tarım mümkün’ sloganıyla yola çıktık. Pandemi deprem süreçleri bize gösterdi ki, vatandaşların bizden çok daha farklı beklentileri var. İzmir’de yaklaşık 1 buçuk milyon kişi ekmeğini tarımdan kazanıyor. Benim en büyük önceliğim bu toprakların ve vatandaşların refahını arttırmak. 2019 verilerine göre suyumuzun yüzde 77 si tarım için kullanılıyor. İzmir tarımında kullanılan suyu yüzde 50 oranında azaltmayı hedefliyoruz. Yeni politikamızın ikinci farkı ise yoksullukla mücadele. Satış ve pazarlamayı en başta planlayarak yoksullukla mücadele ediyoruz. Türkiye’de tarımda bu kadar çok su kullanmamızın iki nedeni var; Birincisi ve en önemlisi, köylümüze dayatılan yanlış ürün tercihi. 2’nci neden ise vahşi sulama. Biz bu konuda sulamaya hiç gerek duyulmayan, ya da sulamaya öncelik vermeyen stratejik ürünleri tercih etmelerini amaçlıyoruz. En az yüzde 50 seviyesinde azaltmayı planlıyoruz. İzmir’de tarımsal su kullanım oranını yarı yarıya indirmek zorundayız."
İzmir tarımının lokomotif gücü
Başka bir tarım mümkün felsefesini açıklayan Başkan Soyer, "Biz tarımı tohum aşamasından başlayarak tüketim aşamasına gelene kadar her şeyiyle ilgileniyoruz. Çiftçimizin doğduğu yerde çiftçimizin doymasını sağlamak. İzmir tarımını eşsiz kılan başka bir tarım mümkün felsefesi 6 aşamadan oluşuyor: Bölgeye ve iklime özgü ürünler, alt havzalara yönelik, kestane ve aromatik bitkiler. Öncelik vereceğimiz ürünlerin tamamı hem İzmir’i hem Türkiye’yi doyuracak ürünler olacak. Türkiye’nin son yıllarda samanı ve yemi ithal edildiği düşünüldüğünde bu hayvanlar rahatça büyüyecek. Her üreticinin her üründen ne kadar ürettiğini detaylı bir şekilde öğreniyoruz. Böylece üreticilerimle birlikte çalışmalarımıza başlıyoruz. Tarım stratejimizin bir sonraki aşamasında lojistik yer alıyor. Bu ürünlerin alınması BAYSAN tarafından gerçekleştiriliyor. İzmir tarımının lokomotif gücünü oluşturacak" dedi.
‘Alım değil, satış garantisini veriyoruz’
Üreticiye alım garantisi veren Soyer, "Büyükbaş yetiştiriciliğinde yem üretim sürecini hızlandıracağız. İlk yılda 2 milyon manda sütünü üreticimizden satın alacağız. Havza ölçeğinden alacağımız yatırımlardaysa, Beydağ ve Ödemiş’ten alımlar gerçekleştiriyoruz. Tüm bu süreçler İzmir tarımını markalaştıracak. Sasalı’da tasarım için bir ofis kuracağız. Üretilen markalaşma süreci tamamlanmış ürünler ihracat için hazır hale geliyor. İzmir’de doğa dostu ürünlerimize talep artıyor. Belediye şirketimiz İZFAŞ bu konuda çok yardımcı oluyor. Buradan müjdelemek isterim ki Sasalı’da ihracat destek merkezi kuruyoruz. Özetle yeni dönemde sadece alım garantisi vermiyoruz, satış garantisini de gündeme alıyoruz. Amacımız 13 milyon dolara düşen ihracatı yükseltmek. Pandemi koşulları iyileşir iyileşmez kırsal alanlardaki çocuklarımızın eğitim konusuna el atacağız. Küçük üreticinin güçlenmesi için örgütlenmesi şart."
Üreticinin refahını büyüteceğiz!
Üreticinin sıkıntılarına çözüm üreteceklerini dile getiren Soyer, "Özetle en büyük önceliği kuraklık ve yoksullukla mücadele etmek olan İzmir tarımı, alım garantisiyle destekliyoruz. İhracat potansiyeli yüksek ürünlere teşvik ederek Türkiye’deki ihracat rakamını yükseltiyoruz. Doğanın korunmasını destekliyoruz. Şehirlerimizde yaşayan milyonlarca insanın sağlıklı beslenmesinin önünü açıyoruz. Şehrimizden başlayarak dertlere derman olacağımıza inanıyoruz. Üreticimizin refahını büyütmek için sizlerle birlikte canla başla çalışacağız. Yerli ve milli olmak kolay değil. Tarımın doğduğu topraklarda tarımı bitireceksiniz! Verimi yüksek diye memleketin her yerini ithal tohumlarla dolduracaksın. Merak ediyorum bizi biz yapan toprağımızdan daha yerli ve milli ne olabilir" dedi.
Yoksulluğun ve kuraklığın kader olmadığını çok iyi biliyoruz. Memleket toprağının her karışı kutsaldır. Bu ülkenin her karışını korumak için mücadelemizi son nefesimize kadar sürdürmekte kararlıyız. Bu büyük işgale yine İzmir'den başlamak üzere baş kaldırıyoruz. Yoksulluğa ve kuraklığa ilk adımımızı Başka Bir Tarım Mümkün diyerek bugün, burda Ödemiş'te atıyoruz.