Furkan KARAKOCA/İZMİR GÜNDEMİ-Karabağlar İlçe Başkanlığı 10 aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemde İnsan Hakları ve Demokrasi paneli düzenledi. Mustafa Necati Kültür Merkezi’nde düzenlenen panel CHP Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Av. Gülizar Biçer Karaca, İzmir CHP İl Başkanı Deniz Yücel, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu CHP MYK Üye Yardımcısı AV. Ali Deman Güler ,CHP İl Hukuk komisyonu Başkanı Av. Murat Aydın, CHP İlçe Başkanı Av. Mehmet Türkbay, CHP Karabağlar İlçe Başkan Yardımcısı Murat Köse katılımlarıyla ve CHP Karabağlar İlçe Başkan Yardımcısı Serap Tak’ın moderatörlüğüyle gerçekleşti.
'ÖĞRENCİLER CUMHURBAŞKANI’NA HAKARETTEN GÖZ ALTINA ALINABİLİYOR'
Panelde konuşma yapan Serap Tak,” İnsan Hakları ve Demokrasi nasıl inşa edeceğimizi konuşacağız. Deman Güler” burada toplanma sebebimiz 10 Aralık insan hakları içindir. İnsan hakları günü 73 yıl önce insan hakları evrensel beyannamesi insan haklarına dair insanlığın tarihsel mirası ve onurunu kurumsallaştıran kavramdır 1948 bütün dünya ülkelerince tanınmıştır. 2. dünya savaşında olan bu soykırım ve insanlık suçunun ne olduğu o dönemlerde tam anlamıyla bilinmiyordu. İnsan hakları her gün kullandığımız şeylerdir. Sabah uyanmak su içmek otobüse binmek gıda bunların hepsi temel haktır. Gıdası olmayan suyu olmayan ve yatacak yeri olmayan insanın haklarından bahsedemeyiz. Burada toplanmamız bile insan hakkıdır. Üniversite öğrenciler saat sabahın 5.30 da kapıları kırılarak Cumhurbaşkanı hakaretten göz altına alınabiliyor. 81 ilde üniversite sırf esnaf para kazansın diye açılıyor ve öğrenciler yurt bulamıyorlar yani barınma hakkından muaf oluyorlar ve bu çocuklar zorla tarikat yurtlarına gidip kalmak zorunda kalıyorlar” ifadelerini kullandı
'TÜRKİYE’Yİ FİLİPİNLER YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Tak, “Bunların dışında ekonomik haklarımızda vardır Türkiye’de asgari ücret 200 doların altına iniş ve açlık sınırı altında yaşamaktadır bu insan hakkı ihlalidir. 1800 gündür bu ülkenin bir ilçesinde basın açıklaması yapılamıyor Türkiye’nin bir ilinde iktidar dışında. Türkiye yeni ekonomik model olarak Çin olmaya çalışacaklar ucuz üretim istiyorlar. Aslında Türkiye’nin Çin olmasından felan bahsetmiyorlar. Türkiye’yi Filipinler yapmaya çalışıyorlar Bangladeş yapmaya çalışıyorlar. Uluslararası sözleşmeyi ve AB’yi tanımıyoruz diyorlar. Uluslararası ilişkilerin en önemli konusu saygınlıktır. Devletler saygınlığını sözünü tutmaktır. Türkiye’nin alına imza attığı uluslararası sözleşmeleri imzalıyorsan tanımak ve uymak zorundasın anayasayı ihlal ediyorlar. Viyana sözleşmesini iptal ediyorlar. İnsan hakları diyor ki insan zorbalığa ve baskıya karşı ayaklanmaya karşı çıkmaması için son çare insan hakkıdır“ dedi.
'GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER!'
Adalet vurgusu yapan Murat Aydın, “ Güçlendirilmiş parlamenter sistemde yargı üzerinde durmak istiyorum. Mevcut hükümet iktidarı yitirmiştir . AKP İktidarı kaybetmiştir fakat iz de iktidarı henüz kazanamadık. İktidar topluma yaymak istediği düşünce seçim yapmaz kaybetmezler ve kaybederlerse gitmezler algısıdır. Bu vatandaşlarımızın kabullenmemesi gereken bir algıdır hayır seçim yapacaklar ve geldikleri gibi gidecekler! Türkiye yoksulluğun değil derin yoksulluğun konuşulduğu ülke haline geldi. Biz geleceği tartışmak zorundayız. Cumhuriyetin 2.yüzyılını kurmak restore etmek ve bazılarını yeniden kurma eşiğindeyiz. Temel sonunlar ekonomi, eğitim, adalettir. Kişi kendini güvende hissetmezse gelecek inşa edemez. Cumhuriyetin 2. yüzyılı bunlar üzerinden yürüyecektir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemin temeli denge ve denetim mekanizması olacaktır. CHP’nin son ol yıldaki en önemli hareketi Adalet Yürüşü’dür. Adalet sadece mahkeme meselesi olmadığı ortaya çıktı. Kimse Kuzey Kore’ye yatırım yapmıyor Irak’a gitmiyor ve Suriye’ye fabrika açmıyor. Eğer adalet yoksa geleceğe güven duymadığınız anlamına gelir. Beka dedikleri şey ülkenin bütünlüğüdür ve adalet yoksa ülke bölünür. En büyük beka sorunu adaletsizliktir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye’nin kurucusu olduğu bir oluşumdur. Biz Avrupa Konseyini birlikte kurduk bizim yargıçlarımız ordadır. Avrupa insan hakları mahkemesini tanımıyorum demek yargıyı tanımıyorum demektir. Peki nasıl bir yargı kuracağız biz tarafsız bağımsız hukukun değerine ve üstünlüğüne insana yargı sistemi istiyoruz. Cesur yargıç hakim avukat aramalıyız insanları cesur olmak zorunda kalmamalıdırlar. Adil yargı sistemi kuracağız ve ne hak ettiyseniz onu vereceğiz bir numaralı hukukun kuralı herkese hak ettiğini vermektir. Herkes için adalet talep etmeliyiz. HSK yapısını değiştireceğimiz bir kurum yapacağız. Yargı bize de ait olmayacak kimsenin ele geçirilemeyeceği bir yerde olacak. Cumhuriyetin 2. yüzyılında yılında herkes için adalet isteyeceğiz.” İfadelerini kullandı.
'SUUDİ ARABİSTAN BİZDEN DAHA İYİ, ORADA TUTUKLU GAZETECİ SAYISI TÜRKİYE’DEN DAHA AZDIR'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Av. Gülizar Biçer Karaca iktidar mesajı vererek, ”Gerçek demokrasi için güçlendirilmiş parlamenter sistem çok önemlidir. Bugün tek kişilik hükümet sistemi vardır bu yönetimi kendileri bu hale getirmişlerdir. OHAL’ı normalleştirdiler valilere olağanüstü haklar verdiler. Türkiye ilk defa özgür olmayan ülkeler kategorisne düştü. Suudi Arabistan bizden daha iyi orada tutuklu gazeteci sayısı Türkiye’den daha azdır. %83 yurttaşımız yaşam biçime müdahale edildiğini düşünüyor. 3 yıldır her alanda sorun yaşandığı aşikardır. Çare Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemdir. İnsan hakları 23. maddesi eşit ve adil ücret hakkına sahiptir diyor devletin bunu sağlaması gerekiyor devletin görevi burada tanımlanıyor. Asgari ücretten vergi kaldırılmalıdır somutlaşmış örneklerden birisi budur. Türk genci umudunu başka ülkelerde aramaya başlamışlardır. Onlar içim refaha ulaşmış bir toplum tehlike anlamına gelmektedir. Kuşaklara aktaracağımız Adalet Yürüyüşü’müz var bizim. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemde erkler ayrılmalı yasama yürütme yargı birbirini denetlemelidir . Cumhurbaşkanı miting masrafları bizim vergilerimizden kesiliyor. En basit eleştiriyi bile kaldıramayan şahsım hükümetidir tek kişi hükümetidir. 40.000’e yakın yurttaşa Cumhurbaşkanı’na hakaretten dava açıldı. Siyasetçi eleştirilerden beslenir ve en zor eleştiriye bile tehamül etmelidir. Hakeret suçlamalarının 3’te ikisi beraat etti buradaki asıl amacın korku yaratmak olduğu açıkça ortadadır. Güçlendirilmiş parlamenter sistemde adalet bakanı bile Cumhurbaşkanı eleştirecek konum gelecektir. Mustafa Kemal’in çizdiği yola dönmemiz gerekiyor. Son sözlerimi ise şu sözlerle bitirmek istiyorum Geliyor gelmekte olan gidiyor gitmekte olan diyorum” ifadelerini kullandı.
'ÖĞRENCİLER CUMHURBAŞKANI’NA HAKARETTEN GÖZ ALTINA ALINABİLİYOR'
Panelde konuşma yapan Serap Tak,” İnsan Hakları ve Demokrasi nasıl inşa edeceğimizi konuşacağız. Deman Güler” burada toplanma sebebimiz 10 Aralık insan hakları içindir. İnsan hakları günü 73 yıl önce insan hakları evrensel beyannamesi insan haklarına dair insanlığın tarihsel mirası ve onurunu kurumsallaştıran kavramdır 1948 bütün dünya ülkelerince tanınmıştır. 2. dünya savaşında olan bu soykırım ve insanlık suçunun ne olduğu o dönemlerde tam anlamıyla bilinmiyordu. İnsan hakları her gün kullandığımız şeylerdir. Sabah uyanmak su içmek otobüse binmek gıda bunların hepsi temel haktır. Gıdası olmayan suyu olmayan ve yatacak yeri olmayan insanın haklarından bahsedemeyiz. Burada toplanmamız bile insan hakkıdır. Üniversite öğrenciler saat sabahın 5.30 da kapıları kırılarak Cumhurbaşkanı hakaretten göz altına alınabiliyor. 81 ilde üniversite sırf esnaf para kazansın diye açılıyor ve öğrenciler yurt bulamıyorlar yani barınma hakkından muaf oluyorlar ve bu çocuklar zorla tarikat yurtlarına gidip kalmak zorunda kalıyorlar” ifadelerini kullandı
'TÜRKİYE’Yİ FİLİPİNLER YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR'
Tak, “Bunların dışında ekonomik haklarımızda vardır Türkiye’de asgari ücret 200 doların altına iniş ve açlık sınırı altında yaşamaktadır bu insan hakkı ihlalidir. 1800 gündür bu ülkenin bir ilçesinde basın açıklaması yapılamıyor Türkiye’nin bir ilinde iktidar dışında. Türkiye yeni ekonomik model olarak Çin olmaya çalışacaklar ucuz üretim istiyorlar. Aslında Türkiye’nin Çin olmasından felan bahsetmiyorlar. Türkiye’yi Filipinler yapmaya çalışıyorlar Bangladeş yapmaya çalışıyorlar. Uluslararası sözleşmeyi ve AB’yi tanımıyoruz diyorlar. Uluslararası ilişkilerin en önemli konusu saygınlıktır. Devletler saygınlığını sözünü tutmaktır. Türkiye’nin alına imza attığı uluslararası sözleşmeleri imzalıyorsan tanımak ve uymak zorundasın anayasayı ihlal ediyorlar. Viyana sözleşmesini iptal ediyorlar. İnsan hakları diyor ki insan zorbalığa ve baskıya karşı ayaklanmaya karşı çıkmaması için son çare insan hakkıdır“ dedi.
'GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER!'
Adalet vurgusu yapan Murat Aydın, “ Güçlendirilmiş parlamenter sistemde yargı üzerinde durmak istiyorum. Mevcut hükümet iktidarı yitirmiştir . AKP İktidarı kaybetmiştir fakat iz de iktidarı henüz kazanamadık. İktidar topluma yaymak istediği düşünce seçim yapmaz kaybetmezler ve kaybederlerse gitmezler algısıdır. Bu vatandaşlarımızın kabullenmemesi gereken bir algıdır hayır seçim yapacaklar ve geldikleri gibi gidecekler! Türkiye yoksulluğun değil derin yoksulluğun konuşulduğu ülke haline geldi. Biz geleceği tartışmak zorundayız. Cumhuriyetin 2.yüzyılını kurmak restore etmek ve bazılarını yeniden kurma eşiğindeyiz. Temel sonunlar ekonomi, eğitim, adalettir. Kişi kendini güvende hissetmezse gelecek inşa edemez. Cumhuriyetin 2. yüzyılı bunlar üzerinden yürüyecektir. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemin temeli denge ve denetim mekanizması olacaktır. CHP’nin son ol yıldaki en önemli hareketi Adalet Yürüşü’dür. Adalet sadece mahkeme meselesi olmadığı ortaya çıktı. Kimse Kuzey Kore’ye yatırım yapmıyor Irak’a gitmiyor ve Suriye’ye fabrika açmıyor. Eğer adalet yoksa geleceğe güven duymadığınız anlamına gelir. Beka dedikleri şey ülkenin bütünlüğüdür ve adalet yoksa ülke bölünür. En büyük beka sorunu adaletsizliktir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye’nin kurucusu olduğu bir oluşumdur. Biz Avrupa Konseyini birlikte kurduk bizim yargıçlarımız ordadır. Avrupa insan hakları mahkemesini tanımıyorum demek yargıyı tanımıyorum demektir. Peki nasıl bir yargı kuracağız biz tarafsız bağımsız hukukun değerine ve üstünlüğüne insana yargı sistemi istiyoruz. Cesur yargıç hakim avukat aramalıyız insanları cesur olmak zorunda kalmamalıdırlar. Adil yargı sistemi kuracağız ve ne hak ettiyseniz onu vereceğiz bir numaralı hukukun kuralı herkese hak ettiğini vermektir. Herkes için adalet talep etmeliyiz. HSK yapısını değiştireceğimiz bir kurum yapacağız. Yargı bize de ait olmayacak kimsenin ele geçirilemeyeceği bir yerde olacak. Cumhuriyetin 2. yüzyılında yılında herkes için adalet isteyeceğiz.” İfadelerini kullandı.
'SUUDİ ARABİSTAN BİZDEN DAHA İYİ, ORADA TUTUKLU GAZETECİ SAYISI TÜRKİYE’DEN DAHA AZDIR'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Av. Gülizar Biçer Karaca iktidar mesajı vererek, ”Gerçek demokrasi için güçlendirilmiş parlamenter sistem çok önemlidir. Bugün tek kişilik hükümet sistemi vardır bu yönetimi kendileri bu hale getirmişlerdir. OHAL’ı normalleştirdiler valilere olağanüstü haklar verdiler. Türkiye ilk defa özgür olmayan ülkeler kategorisne düştü. Suudi Arabistan bizden daha iyi orada tutuklu gazeteci sayısı Türkiye’den daha azdır. %83 yurttaşımız yaşam biçime müdahale edildiğini düşünüyor. 3 yıldır her alanda sorun yaşandığı aşikardır. Çare Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemdir. İnsan hakları 23. maddesi eşit ve adil ücret hakkına sahiptir diyor devletin bunu sağlaması gerekiyor devletin görevi burada tanımlanıyor. Asgari ücretten vergi kaldırılmalıdır somutlaşmış örneklerden birisi budur. Türk genci umudunu başka ülkelerde aramaya başlamışlardır. Onlar içim refaha ulaşmış bir toplum tehlike anlamına gelmektedir. Kuşaklara aktaracağımız Adalet Yürüyüşü’müz var bizim. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemde erkler ayrılmalı yasama yürütme yargı birbirini denetlemelidir . Cumhurbaşkanı miting masrafları bizim vergilerimizden kesiliyor. En basit eleştiriyi bile kaldıramayan şahsım hükümetidir tek kişi hükümetidir. 40.000’e yakın yurttaşa Cumhurbaşkanı’na hakaretten dava açıldı. Siyasetçi eleştirilerden beslenir ve en zor eleştiriye bile tehamül etmelidir. Hakeret suçlamalarının 3’te ikisi beraat etti buradaki asıl amacın korku yaratmak olduğu açıkça ortadadır. Güçlendirilmiş parlamenter sistemde adalet bakanı bile Cumhurbaşkanı eleştirecek konum gelecektir. Mustafa Kemal’in çizdiği yola dönmemiz gerekiyor. Son sözlerimi ise şu sözlerle bitirmek istiyorum Geliyor gelmekte olan gidiyor gitmekte olan diyorum” ifadelerini kullandı.
Aşkla karabağlar türkbay başkan
İzmirde elle tutulur gözle görülür işler yapan sayılı ilçe örgütlerinden biri tebrikler karabağlar ilçeye