İzmir’in Menemen ilçesine bağlı Emiralem Köyü’nde patlıcan üretimi yapan çiftçiler, yaşanan fiyat farkından dolayı isyanda. Tarlada kendilerinden ucuza alınan patlıcan fiyatlarının tezgahlarda yükseldiğine dikkat çeken çiftçiler, emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirtti. Yaklaşık beş yıldır Emiralem Köyü’nde çiftçilik yapan Mehmet Çoban, toptancıya verdikleri patlıcanın kilosunu 50 kuruşa sattıklarını, masrafları çıkardıklarında ise ellerinde 25 kuruş kaldığını söyledi. Market raflarında 2,5 TL’den satışa sunulan patlıcanın üreticiye kazandırmadığını dile getiren Çoban, mazot, gübre, işçilik ve komisyon giderlerinin kıskacı altında olan çiftçinin tarlalarını bozma kararı aldığını duyurdu.
ÇİFTÇİNİN CEBİNE 25 KURUŞ KALIYOR
Emiralem’de çiftçilik yapan evli ve iki çocuk babası 55 yaşındaki Mehmet Çoban, tarım politikalarından ötürü çiftçiliğin bitme noktasına geldiğini ifade ederek, “Emekli albayım. Doğma büyüme buralıyım. 5 yaşından beri tarladayım. 2014 yılında yeniden köyüme yerleştim. Şu anda halde patlıcan, domates ve kabak fiyatları çok ucuz. Patlıcan 50 kuruş. Marketlerde ise 2 lira ile 2 buçuk lira arasında değişiyor. Köylü ise toptancıya 50 kuruştan satıyor. Yevmiye, mazot, gübre gibi girdileri çıkarınca çiftçinin cebine yalnızca 25 kuruş kalıyor. Çiftçilerin çoğu bu yüzden tarlasını bozma kararı aldı. Çünkü çiftçi artık son demine geldi. Neden herkes patlıcan ekiyor diyorlar ama bu köylünün elinde olan bir şey değil. Bunun planını hükümet yapacak, fiyatı önceden belirleyecek! Bu şekilde köylüyü ortada bırakmış oluyorlar. En az 150 patlıcan üreticisi var Emiralem’de. Maalesef biz üreticiler zor durumdayız maliyetimizi çıkaramıyoruz” ifadelerini kullandı.
TARLALARINI BOZACAKLAR
Ektiği üründen para kazanamayan çiftçinin tarlasını bozma kararı aldığını bildiren Çoban, şunları söyledi: “Salı günü Emiralem’de bir basın açıklaması yapmayı planlıyoruz. Bir bardak çay 1,5 lira. Yani çiftçinin bir bardak çay içebilmesi için 3 kilo patlıcan satması gerekiyor. Ayrıca 400 kilo patlıcan satabilmeli ki, bir torba gübre alabilsin... 14 kg patlıcan ile ise yalnızca 1 litre mazot alabiliyor. Basın açıklamamızda 3 kilo patlıcanı ve bir bardak çayı yan yana koyacağız. Kıyaslayın köylünün durumunu diyeceğiz. Ayrıca tarlaları bozma kararı aldık. Çiftçi traktörlerle tarlaya girecek. Köylü çok zor durumda… Borçsuz olan neredeyse yok. Taksitlerini ödeyemiyorlar. Çiftçi para kazanmalı ki köyde dursun! Bizden sonraki nesilde çiftçilik yapacak çocuk kalmadı. Tarım göz göre göre heba ediliyor. Üreticinin malı yok pahasına gidiyor. Aradaki fark büyük, acil çözüm bulunmalı.”(Çağla Geniş)
ÇİFTÇİNİN CEBİNE 25 KURUŞ KALIYOR
Emiralem’de çiftçilik yapan evli ve iki çocuk babası 55 yaşındaki Mehmet Çoban, tarım politikalarından ötürü çiftçiliğin bitme noktasına geldiğini ifade ederek, “Emekli albayım. Doğma büyüme buralıyım. 5 yaşından beri tarladayım. 2014 yılında yeniden köyüme yerleştim. Şu anda halde patlıcan, domates ve kabak fiyatları çok ucuz. Patlıcan 50 kuruş. Marketlerde ise 2 lira ile 2 buçuk lira arasında değişiyor. Köylü ise toptancıya 50 kuruştan satıyor. Yevmiye, mazot, gübre gibi girdileri çıkarınca çiftçinin cebine yalnızca 25 kuruş kalıyor. Çiftçilerin çoğu bu yüzden tarlasını bozma kararı aldı. Çünkü çiftçi artık son demine geldi. Neden herkes patlıcan ekiyor diyorlar ama bu köylünün elinde olan bir şey değil. Bunun planını hükümet yapacak, fiyatı önceden belirleyecek! Bu şekilde köylüyü ortada bırakmış oluyorlar. En az 150 patlıcan üreticisi var Emiralem’de. Maalesef biz üreticiler zor durumdayız maliyetimizi çıkaramıyoruz” ifadelerini kullandı.
TARLALARINI BOZACAKLAR
Ektiği üründen para kazanamayan çiftçinin tarlasını bozma kararı aldığını bildiren Çoban, şunları söyledi: “Salı günü Emiralem’de bir basın açıklaması yapmayı planlıyoruz. Bir bardak çay 1,5 lira. Yani çiftçinin bir bardak çay içebilmesi için 3 kilo patlıcan satması gerekiyor. Ayrıca 400 kilo patlıcan satabilmeli ki, bir torba gübre alabilsin... 14 kg patlıcan ile ise yalnızca 1 litre mazot alabiliyor. Basın açıklamamızda 3 kilo patlıcanı ve bir bardak çayı yan yana koyacağız. Kıyaslayın köylünün durumunu diyeceğiz. Ayrıca tarlaları bozma kararı aldık. Çiftçi traktörlerle tarlaya girecek. Köylü çok zor durumda… Borçsuz olan neredeyse yok. Taksitlerini ödeyemiyorlar. Çiftçi para kazanmalı ki köyde dursun! Bizden sonraki nesilde çiftçilik yapacak çocuk kalmadı. Tarım göz göre göre heba ediliyor. Üreticinin malı yok pahasına gidiyor. Aradaki fark büyük, acil çözüm bulunmalı.”(Çağla Geniş)